88 entry daha
  • moralim çok bozuk sözlük. çok yakın bir arkadaşımın 9 yaşında bir terrier'i var.
    ekonomik durumları pek iyi olmadığı için 1 yıl önce annesinin memuriyetinden faydalanarak polis lojmanlarına taşındılar. olay örgüsü böyle başlamış oldu.

    babaları ağır kalp hastası, yakın süre içinde ameliyat geçirdi. anneleri sabah gidip akşam geliyor evine. küçük kız şehir dışında okuyor. benim arkadaşım ise işinden yeni ayrıldı genelde evde zaman geçiriyor.
    ya babası ya kendisi sabah akşam yürüyüşe çıkartıyorlar köpeği. köpeği de bir görseniz kendini insan sanan cinsten, ilerleyen yaşına rağmen pek oyuncu.

    yine akşam yürüyüşlerinden birinde lojmandaki çocuklar gelmiş yanlarına.. biraz oynamışlar koşturmuşlar. ama bir vukuat yok, aradan yarım saat geçmiş ,babası köpeği gezdirmeye devam ediyormuş. kadının biri yanında mıkırdanan çocuğuyla gelip demiş ki "köpeğiniz oğlumu ısırdı".
    babası şaşkın, köpeğim asla yapmaz diyor. kadın açıyor poposunu çocuğun; sivilce gibi, çarpma izi gibi bir leke. çocuğa soruyor ısırdı mı oğlum seni diye, çocuk da şaşkın pek bir şey demiyor. kadın yıkıyor ortalığı rapor alıcam edicem süründürücem sizi diyor. gidiyor.
    eşi polis, gelip akşam tehdit ediyor aileyi. aile şaşkın. doktordan aldıkları raporda bu izin ne izi olduğu anlaşılmadığı söyleniyor ?! yalnız çok enteresandır ki köpek tarafından ısırıldığı iddia edilen çocuğa ne kuduz aşısı ne tetanoz aşısı yaptırıyor ailesi. ulan beni kedi tırmaladı , doktor muhakkak tetanoz olmalısın diye bastırdı. bunlar rapor almak için doktora gidiyor. doktor zorlamadı mı aşı yaptırmanız gerek diye? nasıl bir doktor ki köpek ısırığı olma riskini karşı tedbir aldırmıyor?!

    yaşananlardan sonra babası yine bir gün köpeği gezdirirken polisle karşılaşıyor o da köpeğe tekme atıp, "seni bi gün tek başına yakalarsam öldüreceğim!" diyor. bu nasıl bir nefret? kime karşı ayrıca ?
    kalp hastası adamcağız fenalaşıyor o gün. ama kimselere ses edemiyorlar. öğreniyorlar ki yönetmeliğe göre zaten köpek beslemek lojmanda yasakmış. sonuçta mahkemelik oldular,dava köpek lehine sonuçlanmış olsa dahi köpek lojmanı terk etmek zorunda yoksa lojman hakları yanıyormuş. sonuç olarak 9 yaşında köpeği başka bir aileye verdiler, ki ne zordur yaşlı bir köpeği yeniden sahiplendirmek.o canlı ne zor günler atlatacak, kimse bilmez.

    lojman sakinlerinin adalet anlayışını seveyim. bu olaylar olurken beri yandan apartmanda hırsızlık kol geziyor. kapının önüne konulan ayakkabılar çalınıyor, bodrum kattaki eşyalar yok oluyor beri yandan.
    yöneticiye gidip buna bir çare bulun dediğinizde ise malınıza sahip çıkın, kapının önünde bir şey bırakmayın ihtarları yapılıyor. gel zaman git zaman sonra fısıltı gazetesinden yayılan habere göre hırsızlık yapan komiserin küçük kızı. hal böyle olunca pek değerli çok değerli adalet anlayışı esniyor.
    canına yandığımın memleketi..

    benim de bir golden retriever cinsi köpeğim var, 2,5 yaşında dişi.
    bebek sahibi olunca yavrum onunla büyüsün, ona yoldaşlık etsin diye almıştım.
    bir süre sonra yapayalnız bir dünyaya terk edildiğimizi fark ettik.

    dini inancı "pek kuvvetli" olan çoğu akrabam ziyaretlerini kesti. oğlum astım bronşit oldu,köpeğimden bildiler. gündüzleri oynaması için terasa saldım, bu köpek çok havlıyor şikayetleri geldi, ki köpek meraklıları bilirler golden'lar çok nadir havlarlar. yan terastan türlü nesneler atıyorlardı (çimento çuvalı dahi attılar) yine havlamıyordu hayvancağız, korkup sinip masanın altına giriyordu.
    bir gün şahit oldum, çıktım kızdım ev sahibime şikayet etmişler çok havlıyor diye. zaman içinde herkesi birer birer eğitmem gerekti.
    çocukları aldım terasa hayvan sevgisi nasıl olur anlattım,köpeklere nasıl davranılması gerektiğini gösterdim. belki giderler evde anlatırlar aileleri utanır diye umut ettim. yine tepkiler sürdü. ta ki yan apartmana hırsız girip bunu köpeğim farkedinceye kadar. ondan sonra sesleri azalmaya başladı. çünkü bizde köpek sade ve sadece " bekçi" olması için alınır!

    bir gün kapımız çalındı, köpeğiniz apartmana işemiş temizleyin deniyor. şoka girdim. gittim baktım, belli ki birinin çöpü delinmiş aşağıya kadar akmış taşırken. komşulara köpeklerin tuvaletini nasıl yaptığını anlatmakla geçti bir ayım. "yok gül teyze,köpeklerin tabiatında yok öyle işemek,onlar saatlerce koklarlar bazen uygun yeri bulabilmek için !" dedim.. yine de yaranamadım.
    apartman giriş kapısı yolun içerisinde kalıyor. geceleri kuytuda kaldığı için 2 bacaklı mahluklar gelip işiyorlar. kapının önü sidik kokuyormuş yine köpeğimden bildiler. yok efendim duvarda izler varmış. yahu benim köpeğim dişi bir kere, erkek değilki kaldırıp bacağını yapsın. yok yokk anlatamazsın, kıçını başını da yırtsan anlatamazsın..
    ben çantamdan buzdolabı poşetini hiç eksik etmem. çayıra çimene dahi yapsa köpeğim gider alırım . ama her kelleye bu durumu teker teker anlatacak sabra ihtiyaç varmış onu anladım.

    kurbanda et getirenler köpeğe vermeyin sakın diye sıkı sıkı tembihlediler..lan kemikleri çöpe atsak ordan da başka canlılar yemeyecek mi? en kötü ihtimalle tabiatta bakteriler yiyecek,mal mısın ? diyemiyorsun.
    getirmeyin, bana hiçbir şey getirmeyin diyip geçtim hep.

    insanoğlu öyle artiiiz,öyle kibirli, kendini herşeyin üstünde gören bir canlı olmuş ki.. sakin kafayla düşününce götümle gülüyorum ama gelip gelip ucu sürekli bizi dürtüyor arkadaş.
    peki bu canlılar kendi haklarını nasıl arasın? ne yapsınlar yahu? ağaçları kesiyoruz tabiatı mahvediyoruz, kuşlar arabamıza sıçıyor diye öfkeleniyoruz. evet beslemeyin kuşları hepsi ölsün, çünkü arabamıza sıçıyorlar !

    yukarıda anlattığım ilk olayı gidip polis lojmanı ya da türkiye'de adalet anlayışı başlığının altına yazmayı da düşündüm. ama resmen sindirilmişim. bu ülkede kendi hakkımı arayamıyorum ki köpeğimin hakkını arayayım. elimde ne yazılı bir belgem var, ne bir kayıt ne de bir şahidim var ! her şey ve herkes sinmiş. gitsem bir yerlere başvursam ne arkadaşım köpeğine tekrar kavuşabilecek, ne de benim köpeğime olan sempati artacak. herhangi bir şikayet başvurusunda haklı olmam yetmiyor toplumsal görüşü değiştirmeye .

    (bkz: köpek giren eve melek girmez)
    (bkz: evde köpek beslenmez)
    (bkz: kedi giren eve nur girmez)
    (bkz: kedi köpek beslenen evde yemek yemem)

    allah'ından bul doyumsuz insanoğlu.
93 entry daha
hesabın var mı? giriş yap