5 entry daha
  • bu süreçte akp'nin milliyetçi damara hitap eden bazı sesi yüksek gazetecileri süreç ve sürecin geleceği ile ilgili bilgilendirdiği ve bu şekilde onları süreci desteklemeye yönelttiği anlaşılıyor. akp, milliyetçilere hitap eden gazetecilerin desteğini alarak sürece engel olabilecek milliyetçiler üzerindeki propagandasını da etkili bir şekilde yapmış oluyor. bu fikrin en bariz örneği fatih altaylı'nın bugünki yazısı.

    fatih altaylı sürecin başından beri süreci destekliyor zaten. yeni bir şey değil. şimdiye kadar açık olarak desteğini belirtmişti. bugün ise, sürecin önündeki en büyük engel olarak görülen milliyetçileri ikna etmeye çalışmış. tipik milliyetçilerin pek seveceği "toprak büyütmek"ten girmiş konuya (bkz: bop). "süreci desteklerseniz türkiye daha da büyüyecek; güçlü, korkulan, sözü geçen bir devlete dönüşecek. avrupa önümüzde tir tir titreyecek, o şanlı günlerimize geri döneceğiz" mesajı iletiliyor bir nevi. bizim halkın çok seveceği türden bir mesaj. milliyetçilerin süreci desteklemesini sağlamak için daha iyi bir şey düşünülemezdi sanırım. kuzey ırak petrolüyle zam üzerine zam yapılan benzin fiyatlarının düşürüleceği bilgisi de yakında "sızdırıldığında", milliyetçilerin büyük bölümü ekarte olacaktır. belki de benzine gelen zamların bir'den fazla sebebi vardır.

    konuya dönersek, şimdi bu muhteremler "bölünmeyeceğiz; aksine, büyüyeceğiz!" diyorlar ya, çok büyük yalan söylüyorlar. gerçekten "yalanın en tehlikelisi doğruya en yakın olanıdır" diye boşuna dememişler. kuzey ırak ve suriye ile birleşildiğinde ülke büyümüş oluyor mu? oluyor. doğru. ancak, halihazırda kuzey ırak zaten özerk. türkiye'ye vilayet olarak bağlanacak halleri yok. türkiye sınırlarına "özerk" olarak bir kürt bölgesi katıldıktan sonra, kürtlerin hak iddia ettikleri her bölgede özerk bir yönetim olması ve birleşmeleri kaçınılmaz. babalarının hayrına türkiye'ye katılacak halleri yok. peki şimdi biz kuzey ırak ve suriye'yi topraklarımıza katarak ve onlara özerkliklerini verip birleşmelerini sağlayarak kürdistan sınırlarını ellerimizle çizmiş oluyor muyuz? oluyoruz. toprak hırsıyla devlet içinde devlet yaptığımız kürdistan'ın bağımsızlık savaşı bu noktadan sonra yokuş aşağı bir ivme kazanıyor mu? kazanıyor. siz o toprakları ülkenize kattıktan sonra isterseniz cihan harbi ilan edin, bölünmeye engel olamazsınız. ülkesinin sınırlarını kendi elleriyle bölen bir ülke olma yolunda hızla ilerliyoruz. rte "diyarbakır, bop için önemli bir başkent olacak" derken kürdistan'ın başkentinden bahsediyor olsa gerek.

    "yabancı güçler süreci destekliyor olamaz"mış. "çünkü türkiye'nin büyümesini istemezler"miş.

    bu da başka bir yalan. işin aslı şu ki, normal koşullarda kürdistan kurmak için savaş ilan edilmesi gerekirken, süreç yoluyla kıllarını kıpırdatmadan kürdistan sınırlarını türklere çizdirebilecekler. kalanını da kürtler halledecek. e o zaman neden süreci desteklemesinler?

    daha önceleri belirtmiştim (bkz: #31868074), amerika'nın itemelesiyle bir kürdistan kurulmaya çalışıyor. sebebi ise amerika'nın kuzey ırak petrollerine amerikan karşıtı araplarla ve şiilerle uğraşmadan kolayca ulaşmak istemesi. amerika, kürtlere devletlerini kuruyor, kürtler de orada amerikan karşıtı araplara ve şiilere karşı amerikan petrol şirketlerine kalkan vazifesi görüyor. anlayacağınız alan razı veren razı. "türkiye bu denklemin neresinde?" derseniz, aslında hiçbir yerinde. sadece amerikan askerleri ırak'tan çekildikten sonra araplara ve şiilere karşı savunmasız kalan kuzey ırak'a kalkan vazifesi görüyor. sebebi bop. birileri türkiye'yi gelecekte büyüyeceği konusunda kandırmış, türkiye de bu fikre yüzyıllardır aşık ve aç olduğundan hemen inanmış.
515 entry daha
hesabın var mı? giriş yap