4 entry daha
  • biz onu ünlü ünlü iyi fizikçi kerem hoca diye severdik, ama o da olmayan felsefe bilgisiyle branş dışına çıkarak, çok konuşan ama birşey söylemeyen eski-bilimadamları kervanında yerini almış.

    teolojik implikasyonları yoğun cümleler söyleyip, bu cümleler yanlış bile olsa kendini alkışlatma modasını takip eden kerem hoca, entellektüel bir ateist olmakla ünlü bir ateist olmak arasındaki farkı görüp, seçimini erken yapmış görünüyor. zira odtu’de yaptığı, big bang konulu ama big bang’ten hiç söz etmeyen sunumunda dawkins’in god delusion kitabından arakladığı “tasarlayanı kim tasarladı” safsatasına yer vermiş. bir diğer ateist olan michael ruse guardian’a yazdığı yazıda dawkins’in bu kitabı yüzünden ateist olmaktan utandığını, nasıl olup da “tasarlayanı kim tasarladı” sorusunu orjinal bir soru zannederek ortaya koyduğunu aklının almadığını söylemektedir. kozmolojik delil tartışmalarının başladığı ortaçağdan beri hem ateist hem teistler tarafından sayısız kez sorulmuş bu soruyu, slaytına vurucu cümle gibi ekleyen kerem hoca, keşke fizik bildiğinin birazı kadar da felsefe bilseydi. azıcık kitap açıp okusaydı, “who designed the designer” sorusunun bin yıl önce “which is eternal, nature or transcendent being” sorusuyla yerin altına gömüldüğünü bilirdi.

    bu batı’da böyle oldu, bizde de devam ediyor. ortaya birşeyler sunan, samimi ateist veya skeptikler hep perdenin arkasında kaldı. ön cepheyi ise ünlü olma hevesinde, sayısız kez çürütülmüş ve felsefi değeri olmayan komik cümleleri argüman diye önümüze süren, ama bu şekilde halk yığınlarını etkileyebildiğinin farkına varıp bunu istismar etmeyi çıkarlarına uygun bulan insanlar aldı.

    kerem hoca batı’dan devşirdiği bu komik argümanları, bilimsel kisvesiyle ülkemizde satmak yerine kendi orjinal fikirlerini paylaşsaydı, ona olan saygım devam edecekti. zira sunumunu izlemeye çok büyük bir beklentiyle başlamıştım. ülkemizde bu inanç konuları artık tartışılabilecek mi diye ümitlenmiştim. maalesef umduğum gibi olmadı.

    cankoçak’ın geçmişine sahip birisinden, new atheism’in türkiye şubesi olmaya uğraşmasını beklemezdim. ben bir sade vatandaş olarak, profesörün sunumundan birşey öğrenmiyorsam, aksine bir sürü felsefi hata yakalıyorsam, bu o profesörün cehaletinden öte kişisel fikirlerini bilim diye satmasına işarettir. kendi öznel, metafizik, sınanabilir olmaktan yoksun iddialarını diploma arkasına saklamaya çalışan insanlar, tarihte kalabalıkları hep etkiledi, ama rasyonel düşünen şüphecilerin gözünde hep şarlatan olarak kaldılar.

    ateist olmak kerem hoca’nın en doğal hakkı, ama insanlara big bang anlatırken kendi fikirleri yerine dawkins’in replikasını sunacaksa, lütfen sussun, biz onu sadece ehil olduğu parçacık fiziği konusunda ve severek dinleyelim.

    odtu teoloji sempozyumunda yaptığı sunum, felsefe derslerinde mantık hatalarına ibretlik örnek olarak okutulabilir. başta irrelevant conclusion olmak üzere, ad hominem, strawman, no true scottsman ve daha nicesi... temel bilim sevdalısı birisi olan bana, fizik bölümlerinde de mantık dersi okutulma gerekliliğini hatırlatan bir sunum olmuştur kerem cankoçak’ınki.

    türkiye’de de bazı fikirlerin sesi yükseliyor diye ümitlenmişken, kendisi yaptığı komik sunumla türkiyenin en unsophisticated ateisti olma yarışında evrimi anlatırken lamarkcı mekanizmadan örnek veren celal şengör’ün hemen yanında yerini almıştır. bakalım branşı dışında, bilmediği konularda yanlış ve saçma konuşarak kendini küçültme yarışında kim galip gelecek...
78 entry daha
hesabın var mı? giriş yap