4 entry daha
  • ca'nım kırıka'nın ilk merhaba'sının adı. onların ağzından albümün türküsü şöyle:

    "yeniden deniz şarkıları, deniz kültürü ve dionysos ruhu... denizle karanın seviştıği, karanın erkek karalığına, denizin kadın maviliğine karıştığı, ufku açık mavi, gurubu yanık kızıl bir güzel coğrafya bizim evimiz.. ege kıyıları.. biz. gittikce kara kültürüne ve onun eğlence anlayışına teslim olmaya başlayan türkiye’nin unuttuğu deniz kokusunun peşindeyiz. kırıka’nın izmirli kurucuları gibi her izmirli bilir ki buralara denizle gelen açıklık, güneş ile yıkanmış bir esriklik, milliyeti muğlak bir melezlik ve dionysos coşkusu yakışır. yemek, içmek, şarkı söylemek, rakı ile esrimek, dans etmek, düğün, sünnet, açık hava, imbat, yosun ve deli lodos... bu cümbüşü fişekleyen de zeybekler, sirtolar, kasap havaları, çiftetelliler, karşılamalardır.

    kırıka, müziğinde nicedir unuttuğumuz bu deniz rüzgârını arıyor... gelenekten gelen şarkıları bir müzeci gibi yorumlamaktan çok gelenekten beslenip bugünün şarkılarını yaratmaya çalışıyor. ne ki gelenek öylesine cezbedici ki tamburi cemil bey’in rast zeybeğini çalmadan da edemiyor.

    kırıka’nın ana etkileşim kaynağını 1800’lerin sonlarına doğru istanbul, izmir, selanik gibi osmanlı imparatorluğu’nun kozmopolit şehirlerinde ortaya çıkan, 1960’lara kadar özellikle meyhanelerde yaşayan 'şehirli halk müziği' olarak nitelendirebiliriz. bektaşi nefeslerinin rindaneliğini, oyun havalarının hovardalığını, karagöz-hacivat müziklerinin çocuksu neşesini, yeniçeri kahvehanelerindeki kabadayı hallerini, rembetikoların külhaniliğini. kantoların hafif meşrepliğini, ve içli sevda şarkılarının hüznünü içinde barındıran bu kalender müzik o eski zamanlarda kah bir rum hatunun sesinden, kah urfalı bir gazelhanın nağmelerinden, kah istanbul’lu bir beyefendinin nidalarından yükseliyordu. kırıka, mayasını işte buralarda buluyor, ruhu kırıklık... yani şehirli olmanın ortaya koyduğu melez olma durumu."

    albüm müzisyenleri:
    salih nâzım peker: vokal, bağlama, cura, elektro saz, abdal sazı, cümbüş, lavta, buzuki, tzouras, baglamadaki
    erdoğan türksever: perdesiz elektrikli bas gitar
    orçun baştürk: davul, geri vokal
    murat ferhat yegül: trombon, ney
    tolga akşit: klarnet
2 entry daha
hesabın var mı? giriş yap