enemy at the gates

• jean-jacques anaud sevdigim bir yonetmen, gulun adi ve ayi(bir sevgi filmi)ni cekmis sahsima huzur mutluluk verdi sagolsun, amma velakin bu son filmi icime yer yer zaman zaman daralti verdi, bikkinlik verdi.
  filmin konusu ozet ile soyle: ural daglarinda kurt avlayarak super nisanci olan(sincap da degil ama neyse) vasilyev(jude law) isimli bir sahis, stalingrad savunmasinda apar topar askere alinir, amma velakin siradan piyade konumunda tufek bile verilmez kendisine.dangil dungul olume kosar, olmez tesadufun igne deligi bir hadisede eline tufenk gecer alti da alti atar kucuk capta yuksek rutbeli asker katliami yapiverir, kahraman olarak lanse edilir asik sekspir rolunde yigrendigimiz godosun biri tarafindan.sahsindan killanan almanlar, daha iyi atici bulurlar, sniperli iki adam birbirini atlatmaya calisir.olaylar gelisir.
  
  olaylarin bir turlu adam gibi gelisememesi, allahin ural daglarindan gelmis sniperli adamin stalingrad savunmasinin kilit ismi olmasi gibi hadiseleri bir kenara birakirsak, filmin fotografisi allah icin cok guzel.breaveheartdan taniyip sevdigimiz james horner ise butun film boyunca kendinden beklenmeyen bir ciglik ve yavsaklik ile john williamsin schindler list temasini aynen apartip(baska armoniyle), braveheartdaki bir muzigini aynen kullanip beni utancdan yerin dibine sokmustur.john williams mi james horner mi diye ikileme dusmustum, kimin tek atimlik tufek kimin ilah oldugunu daha iyi anlama firsatim oldu bu filmde.
  
  guzel sahneler ne: ilk bastaki er ryan i kurtarmak da ki kurguya sahip sahneler guzel, sniper ilen adam indirme sahneleri sahane, bir de jean jacques anaud un uzmanlik alanina giren dar alanda yiyisme, ve cima sahneleri cok basarili.
  
  jude law(fak di law bat yu kent biit law) ise daracik bir makak alniyla nasil yakisikli olunur dersi veriyor, bu asik sekspirde oynayan adini bile hatirlamak istemedigim serefsiz gotlek ise yine siradan oyunculugu, sessiz baslayip anirdigi tiradlari ile oyunculuk yaptgini saniyo.tanya rolundeki kiz guzel begendim.