astsubay

• verilen görevi yerine getirme; herşeyden önce, bir insanlık görev ve sorumluluğudur. zaten bunu başarabilen insanlar takdir ve terfi ettirilir. bunun için bir genelleme yapılması akılcı bir iletişim değildir. ordumuz; bir araya gelmiş, görev bilinci içerisinde olan ve atatürk'ün emanetini korumakla mükellef olan insanlar topluluğudur. her kurumu bir insan topluluğu oluşturur. ordumuz, geniş bir ailedir. bu aile içerisinde görevini yapmak istemeyen, sorunlu ve başarıya odaklanmayan insanlar olabilir. amaç, bunların ayıklanması ve dolayısıyla hedefe daha da yaklaşmadır. 600-650 bin kişi gibi belli bir hedefe odaklanmış insan topluluğunda; bir takım insanların, yönetimin ve icranın ne gibi zorlukları ve görevleri içerdiğini anlayamaması normaldir. artı olarak gözükebilecek olan ise, erkeklerin belli bir olgunlukta bu camiaya dahil olup, bir çok gerçeği anlaması ve sorumluğu yaşamasıdır. zor olan, görevin yerine getirilmesindeki belli kanunların vermiş olduğu yetki ve sorumluluğu yaşamak ve kullanabilme yetisidir. onurlu olan ise, şehit düşmektir. bu hedef ise, ülkesi ve toprakları üzerinde yaşadığı canlılardır. etrafımıza bakındığımızda, doğamıza dahi en onurlu saygıyı gösteren topluluk askeriyedir. askeri birlikler üzerinde görülen her ağaçta, devlet memurundan tutun en üst rütbeli kişiye kadar görev ve sorumluluk bulunmaktadır. emaneti koruma ya da şehitlik dışında idari konulara geldiğimizde ise; her görev, belli bir teşkilat ve kadro esasına dayanmaktadır. teşkilat ve kadro ile belirlenen görevlere atanarak gelinir. bir kişinin hangi göreve ve kadroya atanmasını ise; bahse konu görev bilinci ile yetenek ve sorumluluk belirler. amaç; çelikleşmiş bir iradeye sahip, onurlu, yolsuzluk yapmayan ve ülkesi için ölmeye hazır insanlar yetiştirmek ve bulundurmaktır. bunu daaaaa, önce aile kazandırır. kazanamadıysa, ordumuzda kazanır ve kazandırılır.