5 entry daha
  • simdi herkes bunu "aman da buyuk kapitalist emperyalist pis devletlerin pis emelleri ve dogayi yoketme politikalari, aman da aman" diye algilamaktadirlar.

    gulunc, uzucu ve gereksiz yere saldirgan, hepsinden ote tamamen mantiksiz bir dusuncedir bu.

    oncelikle, ne kadar kapitalist olursaniz olun, ne kadar emperyalist olursaniz olun, kaynaklarin kisitli olmasindan dolayi onlar da bir gun bocalayacaklardir. yani, dunyanin en guclu devleti olun, yine de bu dunya ile sinirlisinizdir. bu dunyanin kaynaklarini kullanmak zorundasinizdir ("senden buyuk allah var" mantigi).

    belki yatirimcilar kisa vadeli dusunduklerinden "bana ne" derler, bu sinirli kaynak olayini takmazlar, ancak demokratik bir devletin kisa vadeli dusunmesi olanaksizdir. mutlaka bu hizla giderse ve kendini yenilemesine izin verilmezse kaynaklar bir gun tukenecektir; devletler de bunun bilincindedirler.

    ha, belki de yapmak istedikleri, gelecekte de devletlerinin birer super guc olmasini saglamlastirmak, esegi saglam kaziga baglamak olabilir, ancak bunun yolu, kesinlikle "surdurulebilir kalkinma adi altinda cevreyi mahfedelim hah hayt!" gibi bir dusunceden gecemez.

    boyle dusunen bir devletin yanisira, bir devletin boyle dusundugunu zanneden her insan evladi da bir o kadar dombilidir. zira endustri devrimi sonrasinda ortaya cikmis hicbir super guc, gucunu "cevreyi katledelim de maksimum cikar saglayalim butun kaynaklardan" dusuncesinden almamistir. cunku hepsi de bilirler ki, kaynaklar bitti mi, kendileri de bitecekler.

    o yuzden sacmalamayalim, etrafinizda gordugunuz her problemi kapitalizme ve emperyalizme baglamayalim.
46 entry daha
hesabın var mı? giriş yap