sensimar belek resort & spa

• sakinlik ve huzur isteyenlerin tercih etmesi gereken tatil köyümsü otel.
  
  çoğunluğunu almanların oluşturduğu otel sakinlerine ruslar eşlik ediyor. gittiğim ağustos döneminde ortalıkta sadece birkaç tane türk çift vardı ve buradaki çift lafı önemli bir kavram.
  
  nedeni basit.
  
  otelde herkes çift! bunun en önemli nedeni elbette otele çocuk kabul edilmemesi ve bu da beraberinde oteli çiftlerin tercih edeceği bir mekan haline getirmiş.
  
  otelin bir parçası olarak düşünülen ve ortada bir su kümesi olarak bırakılmayan şahane havuz, şöyle bir manzaraya yol açıyor:
  
  (arkaya çok hafif bir müzik koyup öyle hayal edin.)
  
  birbirine sarılmış bir çift çok yavaşça havuzda ilerliyor.
  geride deniz yatağında güneşlenmekte olan bir kadını, eşi veya erkek arkadaşı yavaşça itiyor.
  bir başka köşede bir çift havuz kenarında duruyor.
  bir diğer noktada bir çift çok yavaşça yüzüyor...
  
  ortamdaki sükunet öyle bir boyutta ki sahteymiş gibi geliyor ama fark ediyorsunuz ki gerçekten cennete düşmüşsünüz.
  
  kıyısı da olan havuz, otelin en şahane bölgesi. deniz fanatikleri bile bu havuzu mutlaka sevecektir ama havuza bir de bombalama atlayayım, olmadı deniz yatağından yol yapıp üstünde koşayım gibi aktivitelere pek rastlanmıyor.
  
  otelde animasyon yok. kimse gelip sizi havuzdaki sörf tahtasının üzerinde durmaya ve ıslak havlu yemeye çekmiyor. çok sakin su sporu aktiviteleri var ancak.
  
  şezlong kapma gibi bir derdiniz de olmuyor zira o kadar çok şezlong var ki mutlaka bir çoğu boş oluyor. şezlongların yanında günün her saati gölgede kalan ufak kulübeler de var ki bunları mutlaka tercih etmelisiniz. (saat 9 dediniz mi havuz başına koşmak gerekiyor kapmak için.)
  
  otel sakinlerinin yaş ortalaması biraz yüksek gibi ama gençler de vardı aslında düşününce. %60 yaşlı, %40 genç diyebiliriz orana.
  
  yemek konusu da çok tatmin edici. binbir çeşit ana yemek çıktığı yetmiyormuş gibi akşam yemeklerinde, "kendi makarnanı, noodle'ını kendin yap" tarzı bir bölüm ve ızgara bölümü de açılıyor.
  deniz ürünleri ve sebze sevenler için inanılmaz bir çeşitlilik söz konusu. jumbo karidesin bini bir para...
  yalnız tatlılarda pek iş yok. çoğu tatlı kafadan uydurma. "alta bir kek koyayım, üstüne bir krema ve muzu da kondurduk mu, al sana tatlı" formatında bir dolu tatlı vardı. arada baklavalar, tiramisu'lar göze çarptı elbette ama çoğu sallamaydı maalesef.
  
  içkiler konusunda da son derece cömert davranan otel, farklı çeşitte kokteylleri de çok güzel yapıyor, sürekli içmek istiyorsunuz.
  
  olayın zortladığı tek yer, eğer akşam yemeğini yiyip yatıp uyumayacaksanız, akşam yapacak pek bir şey bulamamanız. kısa süren bazı animasyonlar, müzik ve dans etkinlikleri düzenliyor otel ama bunlar da pek tatmin edici değil. o dandik otel diskolarını arar olabiliyorsunuz. (sükunet akşamlar için de geçerli.)
  
  otelde ilginç bir şıklık da söz konusu -ki işletmeciler bunu özellikle hedeflemişe benziyor. benim için her şey dahil otel, şortumu atletimi giyip yemek dahil otelin her tarafını dolanabileceğim bir olaydır. burada ise, elinize tutuşturulan otel kurallarında, akşam yemeğine şort ve kolsuz tshirt'le inilmemesi konusunda bir uyarı bulunuyor. pantolon ve tshirt giymek zorundasınız ve işin garibi buna çoğu insan uyuyordu. ne var ki geceleri bile çok sıcak olduğu için bu uygulama göz ardı ediliyordu ama o kadar pantolonlu arasında şortla kalmak bir garip olmadı değil.
  
  odaların da tasarım olarak gayet şık olduğu bu oteli sakin, çoluk çocuk sesinden uzak ve sevgilisiyle (ya da kendiyle) baş başa kalmak isteyen herkese tavsiye ediyorum. bundan sonra başka bir otele zor giderim şahsen.