106 entry daha
  • çilekeş anamın yapmama imkan vermediği pack.

    allah var sporcu bir insanım. haftada iki idmanım bir maçım olur. onun dışında iki gün de kendim idman yaparım. koş desen koşar tut desen tutarım, dipçik gibi adamımdır evelallah. fakat body building gibi şeylerle işim olmadı hiç. şekle girmek merakına düşmedim. sağlıklı olayım, sporumu yapıp sosyalleşeyim yetti bana hep.

    geçenlerde dambıl aldım. dedim ki kol mol çalışırım. hem ne zararı olur azcık dambıl kaldırmanın? bir heves başladım. gayet de iyi gidiyor. dambıl çalışırken de açıyorum youtube'dan kaşlı gözlü döşü kıllı abileri, onlar ne yapıyorsa ben de yapıyorum falan. sonra baktım abilerin karınları elle çizilmiş gibi. arzum tost makinesinin ızgaraları gibi dizili duruyor.

    dedim neden olmasın?

    hem sağlık hem spor hem de kız arkadaşıma göbeğimdeki ızgaralardan çeşitli kahvaltılıklar sunma ihtimali.. birinde nutella, diğerinde bal, balın hemen altında kaymak. karıştırmak isterse tahin, pekmez. beybiler beybiler...

    ekmeği neyin kestim direkt. çünkü bütün six pack yapmaya çalışanlar ama yapamayanlar bilir ki siz pack sadece çalışmak değil aynı zamanda doğru beslenmektir. bir yandan da açtım yine vidyoları. mekiktir, yer bisikletidir ne kadar bokum hareket varsa başladım yapmaya. gayet güzel gidiyor her şey. ama bir adım gelişme olmuyor. olamaz da. neden mi?

    sabah kalkıyorum. fedakar anam kahvaltıda akıtma yapmış. akıtma mı? o da ne pis köylü? dediğiniz duyuyor ve pancake gibi düşün amın oğlu diye kibarca karşılık veriyorum. kahvaltıyı ekmek yemeden yapmaya çalışırken ansızın çıkıp gelen akıtma bütün planlarımı mahvediyor.

    akıtmayı yeterince çay içerek sindirmeyi başardıktan sonra öğleden sonra benim güzel anam ev poğaçası yapıyor. sıcak sıcak 3-4 tane gömüyorum. karnımda bir önceki günün egzersizlerinin ağrıları ve sızıları devam ederken bir yandan da ağzımda tuttuğum koca poğaça parçasını çayla yıkamaya çalışıyorum. inanılmaz bir tat ama öyle yargılamayın hemen.

    bunu yedikten sonra koşmak farz oluyor. gidip dere bayır koşuyorum. uzaktan bakıldığında bir atı andıracak kadar tıslamaya başladıktan sonra eve dönüyorum. kapıdan içeri adımımı attığım anda burnuma bir koku geliyor.

    kızartma!

    -"yavrum patlıcan kızarttım, sen seversin."

    severim güzel anam, çilekeş anam, garibanam. severim ama severim diye yapmanın ne manası var şimdi? köpekler de çikolatayı çok seviyor da veriyorlar mı köpeklere çikolata? vermiyorlar. sen de bana vermesen keşke. nitekim böyle böyle kaybedilen bir davadır benim için six pack.

    burnuma kokular geliyor, peynirli börek mi lan o yoksa? elveda beybiler.
150 entry daha
hesabın var mı? giriş yap