147 entry daha
  • bir çocukluk anımı hatırlatmış ağlama.

    ilkokul dördüncü sınıftaydım. ilk ders başkanlık seçimiydi. tahtada benim ismim de yazıyordu. en iyi iki arkadaşım ve kendimin oylarıyla büyük ihtimal 3 oy alacaktım. gizli hayranlarım yoksa daha fazlası olamazdı. pek zor ağlayan bir insandım ama yanımdaki arkadaş durgun olduğumu görüp "ne oldu?" deyince birden hıçkırarak ağlamaya başladım. çünkü hırsızlık yapmıştım. marketten balık krakerin parasını ödemeden çıkıp gelmiştim. ve kimse beni sorgulamamıştı. arkadaşın "ne oldu?" demesiyle patlamayı yaşamıştım herhalde. çünkü annemden öğrenmiştim, yalan söylemek, hırsızlık, kul hakkı kötü şeylerdi. "hem allah da sevmiyormuş böyle şeyleri" diye de ilave ederdi her sözünde. o gün arkadaşa cevap veremediğim için ağlamıştım. cevap versem günahım ikiye katlanacaktı çünkü. büyük ihtimal yalan söyleyecektim. kimsenin beni hırsız olarak bilmesini istemezdim. ağlamam sınıftaki herkesi etkilemişti. öğretmenin "neden ağlıyorsun?" sorusuna gözyaşlarımı silerek "hiç." diyebilmiştim. ağlamam durduğunda oylamaya geçtik. ve tüm sınıfın oylarını alarak başkan seçilmiştim. en fazla 3 oy alması gereken insan, o an sınıf başkanıydı. çok şaşırmıştım. kendimi bir daha ağlamamak için zor tuttum. başkan ilan edildiğimde herkes kafasını bana çevirerek ağlamaktan kanlanmış gözlerimin içine bir hırsız olduğumu bilmeden bakarak alkışlıyordu. o an çok utanmıştım. şu an düşünüyorum hala utanıyorum. ders bittiğinde öğretmenin yanına gidip bu görevi yapamayacağımı ikna edecek bir konuşma yaptım. bana başka bir görev verdi. son olarak; hırsızlık yaptığım markette yaz tatilinde hiç para almadan çalıştım. ücretim balık krakerdi. ilk çalışma günümde balık krakeri almayarak borcumu ödemiş oldum.

    demek istediğim anlaşılmış olduğunu düşünsem de anlatmak istiyorum. şimdi ebru gündeş'in niyetini sorgulamak, ağlaması filan umurumda değil. zaten 59 saniyesini izledim malum olayın. umurumda olan bu alkışlayanlar. ve ona destek verenler. yıllar önce beni alkışlayanlar benim hırsız olduğumu bilselerdi beni başkan seçerler miydi? seçmemeleri gerekiyordu. hatta bana oy verecek o iki arkadaşımında bana tavır alması gerekirdi. en azından sorgulamaları, beni utandırmaları, yerin dibine sokmaları gerekirdi. ama benim durumum açığa çıkmamıştı. burada açığa çıkan bir durum var. ve çocuksu değil. hiçbir masumluğu yok. buna rağmen alkışlandı. evet alkışlananın belki hiçbir suçu yok. o masum. hatta bir anne. ama benim annem bilseydi bir balık kraker çaldığımı kendini alkışlatmazdı. sokağa bile çıkmazdı belki kadın. kendini alkışlayan da olmazdı zaten. ama bu kadıncağızı alkışlamışlar. büyük ihtimal kendilerini onun yerine de koymuşlardır. hatta alkışlarken ağlayanlar bile olmuştur. olur böyle hadiseler diyemiyorum. böyle bir durumla karşılaşıp imzaladığı sözleşmeyi parçalamadan programa katılıp "show must go on" diyen bir kadını alkışlayanlara bunu diyemem.

    evet bu kadın bir balık kraker bile çalmamış olabilir. benden çok temiz olabilir. hatta kocası da çalmamıştır. balık krakere tenezzül etmez çünkü. ama kocasının yediği haltı bildikleri halde bu kadını alkışlayanlar kesinlikle benden temiz değil. en azından öyle olması gerektiğini düşünüyorum.
26 entry daha
hesabın var mı? giriş yap