2 entry daha
  • sözde kızlar ilk hayal kırıklığımdı benim. sırf benim değil aslında, bütün sınıfın. türkçe öğretmenimiz okumamızı söylemişti, sonra sınavını da olduk hatta. on üç on dört yaşlarındaydık. ilk defa kötü adamlar değişip iyi olmuyorlardı, güzel kız en sonunda yakışıklı adamla evlenmiyordu. gidip çirkin adamla evleniyordu ve üstüne üstlük mutlu da oluyordu. kabul edilebilir bir şey değildi bizim için. o zamanlar henüz bir satır psikoloji okumamıştık. peyami safa’nın çirkin olduğunu görmüştük kapaktaki resimden ama sırf bu yüzden romanlarının sonunda kadın kahramanları çirkin adamlarla evlendirmiş olabileceğine aklımız ermiyordu, üzülüyorduk. evlenmeden nasıl çocuk doğurur bir kadın, gömülmesine nasıl müsaade eder o çocuğun canlı canlı, neden utanır isminden, diyorduk. o zamanlar bizim için açık saçık kategorisinde olan bölümlerini tekrar tekrar okuyorduk. savaştan, anadolu’dan bahseden sıkıcı kısımlarını atlıyorduk. sonra filmi gösteriliyordu trt’de hep beraber yeniden hayal kırıklığına uğruyorduk. fahri yok olmuştu sebepsiz, o yakışıklı, zarif behiç’i cüsseli iri bir adam oynuyordu. dünya kötüleşiyordu git gide, biz de büyüyorduk...
38 entry daha
hesabın var mı? giriş yap