beklenen büyük istanbul depremi

• korkun, hem de çok korkun. "en az 2045'e kadar istanbul'da deprem olmaz." diyen bilim insanlarına(!) inanmayın. bakmayın isimlerinin başındaki profesör ünvanlarına. aldanmayın bu titre, aman. dünyadaki saygın tüm jeoloji çevreleri ve ülkemizde de kendisini ispatlamış pek çok bilim insanı, kısa bir süre içerisinde istanbul'da 7,5 civarı bir deprem olacağını, bu depreme yönelik acilen önlemler alınması gerektiğini söylüyorlar. hatta bas bas bağırıyorlar. ülkemizin menfaati(!) için bu bilim insanlarının seslerini kısanlara, medyada bu bilim insanlarının kendilerini ifade etmelerine izin vermeyen aşağılık paragözlere tepkinizi koyun. nitekim söz konusu canımız, canımızdan çok sevdiklerimiz.
  
  dostlarım,
  beklenen büyük istanbul depremini yaratacak olan kuzey anadolu fay hattı'nda, kırılmadık iki yer kaldı: marmara denizi ve sivas-erzincan arası. marmara denizi altında bulunan ve üzerinde yaşadığımız istanbul'u tehdit eden kırıktaki gerilim her geçen an artıyor. zaman aleyhimize işliyor. gerilimin artması demek, daha fazla insanın hayatını kaybedecek olması anlamına geliyor. aşağıda, yaklaşık yüz yıllık dönemde, kuzey anadolu fay hattı üzerinde gerçekleşen 7,0 üzeri depremler var:
  
  1939 erzincan -> 8.3
  1943 tosya-ladik -> 7.7
  1944 bolu-gerede -> 7.5
  1949 karlıova -> 7.9
  1967 bolu- mudurnu -> 7.0
  1992 erzincan -> 7.0
  1999 izmit -> 7.4
  1999 düzce -> 7,2 (dolaylı)
  2011 van -> 7.2
  
  tüm bunlara ek olarak, henüz birkaç gün önce saros körfezi açıklarında olan deprem de yine kuzey anadolu fay hattı'nın yaratmış olduğu çukurlukta meydana geldi. yani kuzey anadolu fay hattı, bir parçasındaki yükü daha boşalttı. (bkz: 24 mayıs 2014 gökçeada depremi)
  
  sevgili sözlük yazarları,
  ortalama 250 yılda bir kırılan marmara denizi altındaki fay, bu istatistiğe sadık kalındığı takdirde 2007 yılında döngüsünü tamamlamış oldu. yani 2007 yılından itibaren, 250'nin üzerine sayıyoruz: 251, 252, 253, 254, 255, 256, 257... içerisinde bulunduğumuz 2014 yılı, 257. yıl anlamına geliyor. kısacası ortalamanın 7 yıl üzerindeyiz. fecaate gittikçe yaklaşıyoruz.
  
  korkun, endişelenin, hatta felaket tellallığı yaptığım için bana küfürler edin ama işin ciddiyetinin farkına varın. bir şeyler yapın. çevrenizdeki insanları, ailenizi bilinçlendirin. deprem anında nasıl davranması gerektiğini, onlara anlatın. bizzat kendiniz, arama kurtarma eğitimi veren programlara yazılın, bu konuda çalışma yürüten sivil toplum kuruluşlarına üye olun. ne bileyim işte, yapın bir şeyler. bizden istenildiği gibi davranmayın, kapımızdaki tehlikeyi boş görmeyin, "bana bir şey olmaz." demeyin.
  
  örneğin ben, ne kadar işe yarar bilmiyorum ama kapsamlı bir internet sitesi kurmayı planlıyorum. günümüzde daha fazla kişiye ulaşmanın yolunun, çok daha fazla insanı bilinç sahibi yapmanın pratiğinin bu olduğunu düşünüyorum. siz de bana yardımcı olabilirsiniz. ekşi sözlük üzerinden de bir birim kurabiliriz, kendimizi insanları bilgilendirmeye adayabiliriz, depremi en fazla hissedecek olan ilçelerde çeşitli farkındalık çalışmaları yapabiliriz. aklımda o kadar çok şey var ki.
  
  harekete geçelim, lütfen ama lütfen harekete geçelim.