2 entry daha
  • doğanın ana yapı taşlarını araştıran, türk bilimciler arasında yef diye, ingilizcede hep diye* kısaltılan doğabilim dalı.

    bu 'ana' yapı taşları, parçacık fiziğindeki parçacıklar olabileceği gibi, sicim kuramındaki gibi sicimler veya onun bir üst kuramı olan zar kuramındaki* zarlar da olabilir. dahası, şu ânda hiç bilemediğimiz/düşünemediğimiz bir şey de olabilir.

    bu alanın adının "yüksek enerji" olması da bu durumdan kaynaklanmaktadır çünkü doğadaki bir süreçte enerji yükseldikçe sürece dahil olan öğeler daha temel olanlar oluyor.

    bunu somutlaştırmak için taş* örneğini vérebiliriz. bir taşı fırlattığımızda, ne kadar hızlı fırlatılmışsa taşın enerjisi** o kadar yüksek demektir. tamam, bunu biliyorsunuz, ancak önemli kısmı şurası: iki taşı alıp çarpıştırdığımızda, eğer taşlar 'yeterince' hızlı yani enerjisi yeterince yüksek ise, taşların çarpışmada parçalanıp daha temel öğelere ayrışması o kadar daha olası olur. hatta öyle bir hızda atılabilir ki, taşlar tamamen atomlarına (moleküllerine bile değil!) ayrışabilir. belki çok çok yüksek enerjilere çıkarırsak taşları, bu kez içindeki ağır atomları (içinde bir sürü mineral olduğunu sanıyorum) daha küçük atomlara bozundurabiliriz! ancak bunu yapabilmek için gereken enerjiyi teknolojimiz el vermese gerek*.

    gerçek hayata dönersek, yüksek enerji fizikçileri olarak, taş yerine daha çok tek tük parçacıkları (proton, karşıt proton, elektron, pozitron, nötrino, çeşitli iyonlar, kurşun atomu*, vb.) çarpıştırıyoruz. taş hızlandırılmak açısından çok çok ağır geliyor.
1 entry daha
hesabın var mı? giriş yap