billy connolly

• ingilizce konu$ulan dunyada en fazla taninan ve son 30 yildir rakibi olmayan stand-up yildizi. glasgow'un fakir mahallelerinden drumchapel'da buyumu$tur, bir tersanede kaynakcilik yaparken muzisyenlige soyunmu$, bakmi$ ki yaptigi esprilere $arkilardan fazla talep geliyor, gitari atip stand-up'a ba$lami$tir.
  her $ovu bir genel oyku etrafinda, konu asla bitiril[e]meden acilan parantezlerden biryerlere gidilerek $ekillenir. ornegin, herhangi bir $ovunda, glasgow'da olimpiyat oyunlari duzenlenmesinin ne iyi bir fikir olabileceginden girer, bir vesileyle tv'deki rahiplere sata$ir, oradan cevrecilere, zenginlere, sakatlara, sarho$lara bula$ir, ilkgenclik yillarinda cali$tigi tersaneden bahseder, aile ici ili$kileri ve rumen cimnastikcileri ve cimnastik hakemlerini irdeleyip, yeniden olimpiyat oyunlari konusuna doner, sonra da ya$liliktan dem vurup aslanlarin zebra avlamasiyla $ovu bitirebilir.
  
  inanilmayacak kadar komik olabilirken, son derece kufurlu (genelde ilk f**k kelimesi 4. saniyede fln gelir $ovda) konu$masina kar$in, bu agzi bozuk tavri kendisine oyle yaki$tirir ki "aa, terbiyesiz" falan demek akliniza gelmez.
  
  yillar yillar once, 1900lu yillarda, trt'de yayinlanan billy ve head of the class dizilerinde de ba$rolde oynami$ligi vardir. son yillarda, stand-up'a yer yer ara verip, filmlerde boy gostermeye ba$lami$tir. mrs. brown filmiyle oscar adayi olacagina dair soylentiler cikmi$, ama bu gercekle$memi$tir ki filmde cidden son derece ba$arili bir performansi vardir. bu film sonrasinda, beautiful joe'dan boondock saints ve timeline'a uzanan bir film kariyerine giri$mi$tir.
  
  bu arada, iskocya'nin cem yilmaz'i olma a$agilamasini hak etmeyecek kadar iyi bir komedyen ve aktordur. hele hele cem yilmaz'in birkac billy connolly gag'lerini turkcele$tirip bir de icine ettigi du$unuldugunde, kendisi icin cok agir bir hakarettir.