185 entry daha
  • bazen eşkıya'nın yerine koyarsın kendini; dünyada en değerli şeyin sevmek olduğuna filan inanırsın. bazen de cumali olursun; sana söylenen her şeyin yalan olduğu ile yüzleşirsin. filmler bu yüzden hayat gibidir. sen yaşadıkça filme bakışın da değişir. başından geçenler, izlediğin yerler artık filmden ayrı düşünülemez olur. önce fikirler oluşur ardından duygulanışlar tetiklenir. şey'lerin, temsillemelerin arasında savrulursun. spinoza'nın deyimiyle "fluctuatio animi".

    bir de istanbul var tabii ki fonda. sayısız hikayelerin sonsuz zihinlerde ölü doğduğu, ardından toprağa verilip tekrar diriltildiği yer. sevmem o yüzden istanbul'u. o da beni sevmez. ne zaman gitsem rüzgarlı, yağmurlu. istisnasız.
427 entry daha
hesabın var mı? giriş yap