3 entry daha
  • sıkılınca rüya tabirleri okuyorum. eskiden mesela, rüya tabiri dediğin şey yusuf peygamber zamanında olan bir şey. kuranda öyle yazıyor. meşhur rüyayı hepimiz biliriz, 7 yıl bolluk ve 7 yıl darlık işaret eden rüya hani. rüyada ne görmüşlerdi peki? inek. evet bu ezelden beri insanın hayatında bulunan, etinden sütünden yararlandığımız ve hoyratça davranmazsak uzun bir süre daha bizimle olacak bir hayvan türü. peki günümüzde insanlar ne görüyor rüyasında? uçak, asansör gibi şeyler. bir miktar daha bu hızda ilerlerse teknoloji, hakkaten uzay mekiği falan göreceğiz rüyamızda.

    peki sürekli yaşamımızda olan şeylerin yorumlanması tamam da, uçağın ya da buna benzer şeylerin yorumlanması nasıl olacak? insanlar rüya yorumlarken bunun mantığını neye dayandırıyor?

    aslında nesnelerin ya da sujelerin yorumlanması bunların insanlara hissettirdikleriyle alakalı. fal bakmak gibi işte. at görmüş rüyasında. at nedir peki? en basit tabiriyle, atın insan hayatındaki konumu şudur: binek hayvanı. öyleyse at gördüysen rüyanda, gerçekte bu atın üstüne biri biniyodur kesin. hatta bu kara yağız bir delikanlıdır, hayatının prensidir falan. seni bu hayattan çekip çıkarmak için sana geliyordur. erkeksen de çok istediğin bi muradına ereceksin işte, uzatma.

    peki uçak görüyorsan? işte uçak da asumanda olur hep. asumanın ucu bucağı yoktur. ferahtır. masmavidir. sıkıntı falan yoktur orada. kuşlar da oradadır. kuşlar özgürdür orada. uçak da özgürdür. demek ki uçaklı bir rüya görüyorsak bunu özgürlüğe, sınırsızlığa ve kontrolün bizde olmasına dayandıracağız. fal bakarken de aynı mantığı gütmek çok mümkün. hayatın her alanında herhangi bir şey üzerine düşünürken de bu mantığı gütmek çok mümkün ki aslında yaptığımız her şeyin özetidir bu. bilmediğimiz ya da fikir sahibi olmadığımız her konuda algılarımız böyle çalışır.

    ahah! işte her şey bu kadar.
56 entry daha
hesabın var mı? giriş yap