türkiye'de iken de abd saatine göre yaşayanlar

• işsiz üniversite mezunları. şöyle ki; onbeş onaltı sene okuduktan sonra üniversite diplomasını eline alan yurdumun evladı, elli yerde sınava yüz yerde mülakata girmesine rağmen -arkası sağlam bir dayısı olmamasının da yardımıyla- hala iş bulamamıştır. 23-24 yaşına gelmesine rağmen hala içtiği sigaranın, konuştuğu cep telefonunun faturasının parasını babasından istemek zorunda olmak kendisine feci halde koymaktadır. sağda solda gördüğü tanıdıklarının arkasından kendisini parmakla göstererek "bak! bunca yıl okudu da ne oldu? bi baltaya sap, bi göte bok olamadı" dediklerini düşünmektedir. evet, resmen paranoyaklaşmıştır. bir karar verir. abd saatine göre yaşayacaktır artık. bir nevi yarasa olacaktır yani. tüm gece oturup gündüzleri uyuyacaktır.böylece hem daha az paraya ihtiyacı olacağını hem de daha az insan görüp arkasından parmakla gösterilmesini engelleyeceğini hesaplamaktadır. uzun geceler boyunca bilgisayarla uğraşır, sabaha kadar sözlüğe takılmak ister ama türk telekomun ay sonunda bir fatura gönderdiği gerçeğini hatırlayarak vazgeçer. en iyisi televizyondur. sonuçta bir tv ne kadar elektrik harcar ki? her gece esra ceyhanla adan zyenin tekrarını izlemeye başlamıştır. bbgye de merak salmıştır bu arada. paranoyadan şizofreniye doğru kaymıştır. bbg evinde yarışmacı olduğunu ve bbg ugurun ağzını burnunu kırdığını hayal etmektedir...
  bu böyle sürer gider. ta ki türkiye saati ile sekizde uyanmasını gerktiren bir iş bulana kadar...