kaygısızlar

• memnun ismail'den gecekondu yapmak için para alır. ama bu paraları kumarda kaybeder ve bir gün ismail "göster bakiiym gecekonduyu" dediğinde memnun iş bankası kulelerini gösterir ve "bak işte orda iki tane yaptım biri senin, biri benim" der.
  
  adamın teki çok hızlı ve tehlikeli bir şekilde araba kullanmaktadır. o sırada kasap elinde satırla dükkandan çıkar ve "yuuhh ehliyeti benden mi aldın?" der.
  
  hastane koridorlarında yapılan en öldürücü anons: "doktor mustafa bey fermuarınız açık kalmış, lütfen kapatınız."
  
  memnun kazı yaparken bir büst bulur ve tarihi eser zanneder. hemen eve gidip "millet toplanın size başı gösterecem" der.
  
  hastanede iki tip konuşmaktadır:
  - yaa ben oyumu demirel'e vericem. bugüne kadar çok güzel yönetti memleketi.
  - bende ecevit'e veririm heralde. o da çok güzel yönetti.
  ordaki hemşireye sorarlar bunların nesi var diye. cevap bombadır:
  - onlar hafızalarını kaybetmişler.
  
  muhtar ismail'in berber dükkanına girer ve "ramazan davulcusu seçme ve yerleştirme merkezi istediğimiz davulcuyu göndermiyor" der.
  
  bugün izlediğim bölümde kültigin'in memnun'un yanına gidip "el turcos?" demesi ve memnun'un da "si" diyerek karşılık vermesi yarmıştır.
  
  insana bu kadar müthiş diyaloglar nasıl yazılır dedirten ve akıllara yiğit özgür'ü getiren müthiş dizi.
  ayrıca (bkz: hacı gaffur)