satır arası

• kelimelerin cümle içinde kurduğu hayalleri sırtında taşıyan yolcudur. beyaz sayfalardan gemi yaparak içine biner ve ratıyla birlikte açık denizlerde yol alır aydınlığına. engebeli, girintili ve çıkıntılı harflerin arasından devrilmemek ve yanılmamak için kalem tutar rotasına. yemek yerken dişinin arasına virgül kaçar; diliyle saldırıya geçer, diş etleri kürek çeker. kağıttan motor mu olur, kürek olur; kürek de kalem olur.
  
  bir satır arası daha. gözleri biraz yaşlı. yaşlı derken yaş almamış, nemlenmiş ve biraz da toz kapmış. yoksa her daim gençmiş. yaşı kendisinden hiç kalmayınca satın alacak ve tepe tepe kullanacakmış.
  
  soğuk havada üşümemek için kelimelerin arasına bir odun sobası kurdu. kelimeler hâlinden memnun. memnun ama odun yok, pekmez var. sabah erkenden çay bardağıyla içince sobadan daha sıcak tutuyor. içi sıcak tutuyor; satır aralarını da sıcak tutuyor. kelimeler memnuniyetsiz, hayatları mihnetle geçiyor. onlara tebessüm yok. öyle yazılmamış, kalemden kürek kırılmış.