4 entry daha
  • büyük şehirde büyümüş insan hezeyanı.

    küçük bir şehrin küçük bir ilçesinde büyüdüm. büyük dededen kalma arı kovanlarını koymak için kullandığımız büyük kayın ağaçlarının kızıl ağaç ve çam ağaçlarıyla birleşip ormanlaştığı dev bir arazimiz var. en yakın araç yoluna 45 dakika yürüme mesafesinde. ormanın tam orta yerinde bir kulübe ve dik bir patikadan yürüyerek ulaşıyorsunuz bu küçük, eski kulübeye. araç yolunun yanında fırtına deresinin bir kolu olan tunca deresi tüm çılgınlığıyla akıp gürültü yapıyor. hemen bir üst arazide büyük dedenin kardeşinin arazisi var. o iki arazi arasında tunca deresine bağlanan başka küçük bir dere. bu iki dere arasında kalan kulübede bağırsan, çıldırsan da sesin araç yoluna gitmiyor. en yakın yerleşim yeri mesafesi ise araç yolundan araçla 30 dk uzaklıkta. in-cin top oynuyor desek yeridir.

    böylesine ıssız bir yerde gece istediğin gibi bağırıp çağırabilmek harika. hele o çağırışlar arasında, o serinlikte pınar suyunun eşlik ettiği soğuk rakıyı dostlarla içmek ise ayrı bir duygu.

    bir de sabah kuş cıvıltısı ve arı vızıltısı ile uyanmak var ki onu da yaşayan bilir.
hesabın var mı? giriş yap