mansur yavaş

• kelimenin tam anlamıyla omurgalı bir adamdır. ankara seçimlerinde kazandığı belediye başkanlığı hırsızseverlerce alenen çalındı. ama seçimlerde kendisini destekleyen kitle (şahsım da dahil), maalesef hırsızlarla anladığı dilde konuşamayacak kadar tatlısu muhaliflerinden oluştuğu için bir kaç gün seçim kurulu önünde toplanmaktan öteye gidilemedi. aynı oyunu bdp'nin bir belediyesine yapmaya kalkışsalardı, kobane olaylarındaki gibi en az 50 kişi daha haksızlığa boyun eğmektense canını feda edip kendini meydanlara atardı. hani herhalde artık bir diktatörlükle yönetildiğimizin pek farkında olmadığımızdan, tepkilerimiz ve beklentilerimiz de romantik ideallerin ötesine gitmiyor. tabi bülent arınç'ın o zehir zemberek açıklamaları deşildikçe elbet birgün bir ucu gelip buralara da dayanacaktır.
  
  chp yönetiminin genel seçimlerde kendisine kontenjan adaylığını teklif etmesine rağmen, (yerel seçimlerdeki adaylığının gökçek belasından kurtulmak için salt stratejik bir işbirliğinden ibaret olduğundan) bu teklif karşısında sol ekolden gelmeyen birisi olarak, asıl hakkı olan kişilerin hakkını yememek için reddedip yollarını ayırdı. hani kendisiyle taban tabana zıt bir dünya görüşünde olsam da, işte bir çok konuda sergilediği bu dik duruşundan dolayı adamlığından emin olduğum nadir siyasetçilerden birisidir. ki zaten sırf bu farkının fark edilmesi yüzünden (sinan oğan'ın başına gelenler gibi) liderlik rüzgarını arkasına alma tehlikesini gören mhp'nin demirbaş genel başkanı devlet bahçeli tarafından kapının önüne konuldu.