250 entry daha
  • bir anlam(mama) meselesi dirim. lirik ve sert. baktığın gördüğüne denk değil, gördüğün baktığına. beklediğin aldına, aldığın verdiğine. mutlulun anlık parıltısı. mutluluğun giryan şavkı. hüsran bir gözün bir başka göze fırlattığı.

    önce çocukluğun, sonra gençliğin.... gerisi yok. gerisi alışkanlığın zorbalığı. gençlikten ötesi tecrübe denen acıların olgunluğa kavuşması. öğrenmenin kadim ve zalim öğretmeni zaman. yüzünde zalim bir iz. efkarın kalbine, yüzüne, bakışlarına, ağzının kenarına kiracı.

    uçup giden berhavalığın, hoyratlığın, umursamazlığın. uçup giden kanatların. sen olmadan sen kalan, sana kalan kaygıların. kanatları olmayan yaşama uğraşın. ayakların yere sıkı bassın, çalış ki terin aksın, uygun adım yürü ki bayrak dalgalansın. sen olma ama tüm bu uğraşın içinde mutlu olmaya çalışan. bırak istediklerini yapan sen mutlu olmaya uğraşsın.

    sen uçup giden kanatlarına bile bak(a)madın... heybetli uyumsuzluğuna kara çaldın.

    mutlu ol(a)mazsın mutluyken bile. eksik yanın kimin parçası, kimin alıp götürdüğü eksiklik? kimin bıraktığı fazlalık eksikliğin...? hızlı adımlarla, hırsızlama, biteviye, tehlikeli ve ölesiye.

    sonrası tanrı.

    oysa dirim ilkten sonlu.

    sorgu, arayış, çağrı... dalların kıpırtısı, çiçeğin kırmızısı. yazgının kara aynası. neren mutlu ki? kimin mutlu ki? neyin mutlu ki? bildiğin, gittiğin, gördüğün, görmediğin, tanıdığın, tanımadığın, görmediğin...? ne mutlu ki?

    için sığmadığı şehirlere hüsran fırlatan kırık yay. için öfkesini kuşanıp kuşanıp dövüşmeden kendine mağlup olan. ne kitap, ne şiir, ne müzik ne tanrı, ne kadınlar, ne insanlar...

    sen olmayı düşleyip olamayan. acıya, kedere, melankoliye kefalet eden. sen kendinin en büyük düşmanı. söyle hadi ne mutlu ki...
718 entry daha
hesabın var mı? giriş yap