• yasemin..

    ilginc bir isim. bütün yaseminler güzel olmasa dahi cicidir, tatlidir önermesi hakimdir kalbimde. arkadas, arkadaslarini tanistirmak icin geldigim dershane onune; dershane önünde bekleyen kazma durumuna girdim onu gormeden yarim saat önce. üc erkektik, uc kizdilar. 30 saniye sonunda beni ele geciren bir insandir yasemin. ailesi, klasik türk orf ve adetlerine bagli, asabi bir babayi da icinde barindiran ortalama bir türk ailesiydi. onu arayan erkek, teyzesinin oglu bile olsa buyuk bir tartismaya sebebiyet veren mantigin olmasi, yani bu, benim onu arkada 30 saniyelik bir gecmisin olmasi onu aramama engel olamadi.. 4264495. aradim. $a$irdi, biraz kizdi gibi hissettim, lakin telefonu 'aradigin icin tesekürler' ile kapatti. a$kin insan beyni uzerinde yarattigi tahrifata en buyuk ornek; aradigima sevindi ulaaynnnnnnn' cigligi attim, lise henuz yeni bitiyordu.. izmir..

    o 30 saniye.. hep aklimda o 'aradigin icin tesekürler' cümlesi ve ruhaniyeti.. lise bitti.. onu tanimama vesile olan donemin en yakin arkadasi ank'ya goc etmis, nereye gitsek ne yapsak hangi univ yazmaktan cok hangi sehri yazsak planlari yapiyorum. yakin arkadas ank'da, haberi geldi, yasemin de ank'da. cocuk akli/a$ki. ank'ya gidiyoruz dedim, yine o donemin ve bir sonraki uzun donemin hic yanimdan ayrilmayacak olan insanina. plan/proce i$i tamam, ank'ya yollandik. o 30 saniye diyorum.. o 30 saniye..

    eryaman'di ankda ilk gordugum yer. bir+bir ev ile de ilk defa tanistim. ve biz yeni gelen iki kisi, kalan arkadasim ve ablasi iki kisi, ve her gün gelen iki kisiler ile kucuk bir kabile. ank'dayiz artik.. o 30 saniyemle beraber. kalabalik icerisinde yalnizim. arkadaslarimin buyuk bir kismi var, yine de sehir yabanci.ev yabanci. yani, dagina küsmüs ceylanlar gibiydik, hem cok kalabalik, hem cok yalnizdik. ne zaman bir umutsuzluk belirse o 30 saniyenin bir daha yasanilabilecegi ümidi sarardi vucudumu.rahatlardim.

    arkadas sakaryada bar'da gitarist. ara donemi gecersem, bir gun onu dinlerken onu dinlemeye geldi 30 saniye arkadaslari ile. tanidin mi dedim ? unutabilirmiyim gecenin 11'de gelen telefonunu dedi. kizardim biraz.oysa bana sorsa , tanidin mi beni dese, o 30 saniye desem.. ve bir 30saniye daha basladi. evlenecekmis, nisanlanacakmis, doktor bir sevgilisi varmis. yikildim. hic belli etmedim, hem de hic. sonra hep sevgilisini anlatti, anlayislligini, ayni burcdan oldugumuzu. hep ovdum,kacirma bu adami dedim. hem bak ayni burcdanmisiz di mi dedim.. belli etmedim, oysa her halimden belli oluyordu hersey.

    5 milyonum var. kizilaydayim. eryaman 12-15 son otobus kalkiyor sihhiyeden. . program bitti. o bes milyon da program basina o zaman ki tarife. uc kisiyiz. daraldim, bunaldim. otobusu kacirmak, son parayi taksiye vermek uc gun ac susuz evde kalmak adina, kendi keyfim icin diger iki insanin da ufak bir aclik grevine itercesine onun kapisina dayandim, saat yine 12-15. ve 15 dakika kalabildik. 30 tane 30 saniye. degdi. uc gun corba ictim. sigaralari azar azar cektim icime tez bitmesin diye. üstelik oyle tatli geldi ki.. her cekisimde bir gülüsü.. en cok mutlu eden hadise onda artik ben olarak belirlenmek idi.. artik onda bir 'ben' vardim.. buna ragmen yine uzunca bir sure haber alamadim. lakin yetindim, hep yetinmesini bildim. elimde 50 tane 30 saniyem var. her gece o 30 saniyeler uzerine kisa ask filmleri yazdim. olaylarin istedigim yonde gelismesi icin bütün ihtimalleri ya$adim beynimde. o ihtimallerden bir tanesi gerceklesti. haberini aldik, askere gidiyormus sevgilisi. o gün, sevgilisinin askere gidecegi gun tüm arkadaslar toplanip halay cektik evde. deli gibi. nasil halay cekiyorum ama.. sanki onu yollar yollamaz bana gelicek, hersey tamam da bir askere gitmesi .. askere ugurladik sevgilisini. bir yanim internet, bir yanim 30 saniyelerle dolu bir yil gecirdim. bir sure ses seda cikmadi..

    vaktimi surekli internet ile gecirmenin hos taraflari oldu. istanbulu kesfettim ilk defa. 99 yilinda artik turkiye capinda bir cevrem oldu. ve bir dogum günü.. salvamea* cam yarmasi ile ilk bulusma anim, elbette en ozel misafirim o. ank'nin tepesinde bir bari kapattik. herkes kendi capinda eglence hazirlarken benim hazirlandigim tek bir kisi vardi. simdi ki ismi arapsaci olan barda kutlandi. herkes geldi sagolsun, yarisi internetten idi misafirlerimin.. o da geldi. uzunca bir donem sürekli basa sarip bir daha hatirlayacagim bir 30 saniye daha yasadim.. dans ettim onunla.. elleri boynuma dokundu, ellerim, beline dokundu.. kisa sürücekti biliyordum ama daha yeni baslamisti.. aksine, bitmiyordu hic.. sarhos olmusum icmeden.. bir sure kendime gelemedim. sonra masada düs sokagi sakinlerinin konserinden bahsetti.. -gitsek hep beraber dedi.. herkes evet dedi, lakin herkesin dogal olarak son anda bir isi cikti, ikimize gitmek kismet'mis- gidildi .. mukemmel bir konserdi. bugun hala huzun kovan kusu'nu ,dss'nin tum garipliklerine ragmen ayri dinlerim, ayri severim, ayri keyflenirim. ilk defa orada dinlemistim. o parca da cok fazla foto cektiler.. gözleri cok hassasti. fotograf cekimlerinde yuzunu bana donuyordu, basini omzuma koyuyordu.. her an'i kazili beynimde, ilk 30 saniye gibi, 4264495 gibi. artik biraz ilerlemistim, misal, fotograf cekimleri sirasinda elimle yuzunu kapatiyordum, o da bunu bekliyordu artik.. elim yüzündeydi.. ayrintilarina girsem, elimin hangi kivrimlari yüzüne, dudagina nasil, neresine geldigini anlatabilirim..

    bir gun gelsene bana dedim.. cebeciden dikmene guzel bir eve cikmistim. hic gelmedin, oysa ben diyordum. gelicem soz dedi, geldi.. yine bu salvamea'nin beni yillik ziyaretlerine denk dusen bir gunde.. habersizce herhangi bir gunu secip geldi. evde hicbirsey yok. salvamea ne zaman bana gelse, mutlaka bir ugursuzluk getirirdi yaninda, yalniz gezmedi pek, eli bos da gelmedi, en son geldiginde balikesirde yakaladi beni, amcam öldü, ruzgardan evin cami gitti.. v.s. ogüne donersek, isinmak icin katalizatorun fan'ini kullaniyoruz. allahtan elektirigimiz var diyorum. daha samimi bir ortam dogurdu.. ve o gun bende kaldi.

    ne yapip edip ayni yatakta elbiselerle kalakaldik.. muhabbet ettik.. herkes gitmis, karanlik basmis ve ikimiz. hicbirsey yapmadim. hicbirsey yapmadik. baktim yuzune, yanimda yatiyor olusuna inanma gayretine girdim bir sure. inanasiya sabahi etmistik, o uyudu ben seyrettim. nasil nefes aldigini, yuzune dokulen sac telinden duydugu urpertiyi icimde hissediyordum; titriyordum.. rüya gibi.. sabah kahvaltisiz gonderdim onu i$edolap da hicbir sey yok. gelicegini bilsem, boyle olur muydu hic ? bir ay onceden hazirlamazmiydim ne yiyip ne icecegini.. carsafini ,yatagini onunu bununu. olmadi, gitti. kotu hissettim, kotu bir gece gecirttigimi hissettim. bir süre kendimi yedim, ihtimaller uzerine surekli dusundum, soyle olsayfi, boyle olsaydi.. o coktan gitmisti.. o 30 saniye..

    nasil olur demeyin, bu ara hep ara ara bir sevgilim oluyordu. ve o donem de var. izmirde. izmirde karsiyaka iskelesinin onundeyim hep aldattigim sevgilimle. bir yanim hep yasemin kokardi benim. iskelede aradi, ne oldu dedim, bir sey yok dedi, kizilaya inince hep seni arardim , oyle aradim seni arkadasim dedi. o an lanet ettim iste.. izmirde olusuma, yaninda olamayasima, isinlanmayi icat edemeyen bilim adamlarina.. küfrettim, kizdim lakin sevindim.. cocuk gibi, deli gibi.. ben onda biraz daha 'ben' dim artik.. sabaha kadar yuzumde bir gulumseme..

    ankya geldim, yine aradi, yine gittim hep anlatti , hep dinledim. aritk onda bir ihtiyac olmustum.. lakin sevgilisi vardi, evlenecekti.. askerdeyken olmazdi, ben de istemezdim, bir yanim ister bir yanim ona yakistiramazdi sevgilisi vardi, evelenecekti.. o yokken ben vardim. o geldiginde muhtemelen ben gidicektim, o da evlenecekti. hazirlamistim kendimi buna. elimde tonlarca 30 saniye yokmuydu ? bundan cok azinla aylarimi gecirmedim mi ben ? olsundu, olurdu, cok sey, bunlar cok seydi benim icin ve yasamistim cok seyi ben.

    sevgilisi geldi, yine aradi.. o kadar beklentinin ardindan daha sicak bekliyordu sevgilisinden, cok sey yapmisti cunku. urfalara gitmisti kizbasina.. garip tehlikeleri goze almisti.. misal o askerdeydi, bu 30 saniye ve arkadaslari onun dogum gununu kutluyorlardi,en az bizim onu askere yollarken ki coskumuz kadar.. sadikti.. sadik kaldi.. cok guzeldi.. zordu.. ama basardi. 18 ay... lakin karsiligini goremiyor havalari esiyordu,kirilmisti.. evlenicekti yine, nisanlanmisti cunku..

    milyonlarca kez beynimde urettigim 'ne olursa , biz beraber oluruz' temali hayallerimden birisi daha gerceklesti.. yine aradi, ve yine gittim, inanilmaz bir haber; sevgilisi onu aldatmis.. en yakin arkadasi ile ustelik. buna uzulmemi beklemeyin benden. hersey tersine dondu, evlilik iptal, doktor ist weg ve...

    ve vé ve.. gecen zaman, o ilk elektikler ve yasanmisliklardan sonra.. tuhaf bir dostluk olusturdu onda. beni cok seviyor, bana cok deger veriyor lakin sevgilisi olarak sanirim gormek istemedi. artik onu o sekilde kabullendim. hic bir zaman ona karsi dost olmadim. ama o cok guzel dostluk yasadi. bu kandirmisligimin kendi icimdeki yansimasi olarak, siradan dostlugun dahi getirecegi pek cok yakinlasmadan kacindim, guveniyordu bana, oysa ben.. olmamaliydi. zorladim ve hep boyle devam etti.. benim hayatima ona ragmen girenler, onun hayatina bana ragmen..

    sonra, baska yikimlar, farkliliklar.. ve memleketi terketmek durumunda kalinmasi.. lakin bundan oncesi onemli. onu bir baskasina ragmen sevmek, ve severken onun sana gelme ihtimalini dusunmemek.. mutlu olsun, bu beni rahatlatiyordu.. o kadar cok ic dokmeler yasandi ki artik onu yasadigi her olayda aldigi etkiyi hissedebiliyordum, aciyi da.. beraber aciyorduk, beraber seviniyorduk gibi.. paylasimlar had safhaya cikti.. bir baskasiyla mutlu olsun diyordum, simdi anlamsiz gelicektir insanlara. nasil seviyorsun sen ? iste oyle seviyordum ben. oyle sevdim ben. oblomov un olgaya olan aski gibi .. ya da kli$e türk filmi gibi.. lakin aci cekmiyordum artik.. ama ihtimal gozumun onunde belirir belirmez beni benden aliyordu yine.. getirmiyordum ben de .

    sonra memleketi terk ettik, almanyaya dogru yollandik.. bir aci, bir sizi hep icimde var. hep olucak. o 30 saniyeler.. 30 saniye. o 30 saniye diyorum bazen.. o otuz saniye.. neler sigdirdim icine..

    o;
    su ana kadar girdigim en samimi yaziyi girmemi saglayan;
    uzerinde duzeltme dahi yapma ihtiyaci hissetmedigim, yasanmisligi kendi adima tek basina bir deger olan;
    saniye saniye hayatimin pek cok evresine tekabul etmis o;
    saygiyla andigim, her andigimda eksildigimi hissettigim, beni gucsuzlestiren;
    doymamisligin tarifi olan;
    sizinin.. yaranin bir baska adi;
    tami tamina otuz tane saniye..

    (bkz: yazmak üzerine)
8 entry daha
hesabın var mı? giriş yap