sen beni o zaman gör

• bir temenni.
  
  ki bilmezsin belki gözlerini kapattığında görebilmeyi.
  kapalı gözlerinle de gör beni.
  ağustos güzeli gözlerinle gör, eylül'ün güz düşürdüğü, hüzün düşürdüğü gözlerinle gör.
  o kısık gözlerinle;
  o zaman işte; sen beni o zaman gör.
  
  sen beni yağmur yağmış bir şehrin kaldırımlarda gör,
  toprak kokusunu içine çektiğinde,
  sen beni bir caddede, bir çıkmaz sokakta, bir hüzün istilasında gör.
  sırılsıklam gör;
  bir yağmur damlası, boynumdan göğsüme süzülüp inerken gör.
  tüylerim diken diken olduğunda gör sen beni.
  
  sen beni teninde;
  sen beni şimdi kasıklarında gör,
  kasıklarından göğüslerine ve boynuna,
  yavaş yavaş dudaklarına çıktığımda gör beni mesela.
  santim santim yükselirken teninde,
  sen beni o zaman gör.
  tenlerimizin hücre hücre ürperdiği anlarda.
  
  gülüşlerim çalındığında gör beni;
  somurttuğumda mesela.
  dilimdeki muazzam küfürler havaya uçuştuğunda,
  artık herşey için çok geç olduğunda gör.
  işte o zaman; sen beni o zaman gör.
  
  şimşekler çaktırırken gör geceye beni.
  adımlarım yalpaladığında,
  yıldızlarla kadeh tokuşturduğumda,
  nefesim kesilmeye başladığında.
  o zaman işte o zaman;
  sen beni o zaman gör.
  
  en kör halinle,
  en çıplak halinle,
  en edepsiz kılığında,
  en çaresiz zamanında,
  en rezil, en alçak olduğun anlarda.
  
  içimden yıldızlar kayarken gör beni;
  dilek tutmayı beceremedim anlarda.
  
  sen beni o zaman gör;
  duymayı beceremedin,
  bari görmeyi becerebilirsen işte.
  
  gör beni,
  bak gözlerime.
  tanık ol, senin için artık nasıl öldüklerine.