3 entry daha
  • who son yıllarda cesur açıklamalar yapmaya başladı. hayırdır inşallah diyelim. senelerdir lobiler yüzünden şeker kısıtlaması için doğru düzgün kısıtlama tavsiye edemiyordu. önce bunu yaptı. sonra tereyağı ve hayvansal yağlar aklandı. şimdi de işlenmiş etlere sıra gelmiş. tahminim bu iğrenç beslenme şeklinden dolayı hastalıklar ve sağlık harcamaları o kadar arttı ki artık mecburen bazı insanları kötü gidişattan kurtarmaya çalışıyorlar.

    şimdi bu işin uzmanı olmayan ama kendi çapımda araştıran biri olarak şunu söylemeliyim ki bütün kırmızı etler kanser yapmaz. etin bize gelene kadar başından geçenler önemlidir. aksi olsaydı eğer çok basit mantıkla bütün etobur hayvanların kanserden senelerdir pat pat ölmeleri ve nesillerinin de uzun vadede tükenmesi gerekirdi. halbuki binlerce yıllık tarihte böyle bir olay görmüyoruz. neden? çünkü o hayvanlar işlenmiş et değil doğada serbestçe gezinip beslenen hayvanları yiyorlar. mesela afrika'da leopar bu tip zebrayı veya ceylanı yiyor ve senelerce sağlıklı yaşıyor.

    başımıza kanser denen illeti büyük çoğunlukla kendimiz açtık. et de bunlardan birisi. eti kimyasallara boğduk, türlü ısıl işlemlerden geçirdik. artık o et değil başka bir şeye dönüştü.

    hepiniz az çok okuyan, internetle haşır neşir olan insanlarsınız. bu işin sonu bazılarınızın gördüğü gibi büyük büyük atalarımızın beslenme modeline yani doğal beslenmeye geri dönmeye gidiyor. yüzyıllarca düzgün giden arabalarımız fabrikasyon gıda uçurumuna girdi ve şimdi uçurumdan aşağı düşmeden esas ve doğru yola dönmemiz gerekiyor.

    bu elbette günümüzde çok zor. hem vakit, hem nakit, hem de emek isteyen bir süreç. maalesef şehirlerde etrafımızda serbestçe gezinen ve gdo'suz doğal yemlerle ve otlarla beslenen hayvanlar yok. köylerde de çok az. ama unutmayalım ki bu biz talep ettikçe, bu talebi dile getirdikçe artacak. fabrikasyon üretim yapanlar yavaş yavaş doğal gıda teminiyle uğraşacaklar. bununla birlikte o zamana kadar

    - sosis, salam ve jambonu tamamen hayatımızdan çıkarmalıyız.

    - sucuk ve pastırma kasap veya ev yapımı güvenilir yerden olacak şekilde ve aşırıya kaçmadan tüketmeliyiz.

    - marketten hazır köfte ve et gibi şeyleri kesinlikle almamalıyız.

    - normal kırmızı eti ve kıymayı da mümkün olduğunca güvenilir yerlerden alıp kızartma yapmadan ve aşırı pişirmeden haftada belli bir miktar olacak şekilde tüketmeliyiz.

    - küçükbaş hayvanlar büyükbaşa göre daha doğal yetiştirilirler. hem et hem süt ürünlerinde bu hayvanlardan elde edilen ürünleri tercih etmeye çalışmalıyız. unutmayalım ki amerikalılar genellikle sığır yer ve bu sığırlar sağlıksız olarak yetiştirilir ve kanları akıtılmadan öldürülürler. dolayısıyla kırmızı etten kanser olma riski amerika gibi ülkelerde daha fazladır.
29 entry daha
hesabın var mı? giriş yap