4 entry daha
  • sıradan bir hayat problem değil de sıradan bir hayat yaşamak için neden "evlilik külfeti" yaşamak zorunda kalıyor insan bilemiyorum.

    herkes kendi ayakları üzerinde ayrık bireyler olarak yaşasa mesela. arada sırada flörtler falan olsa, isteyen çocuk yapsa, istemeyen yapmasa.

    böyle yaşayıp gitsek? senin problemin nedir insan ?

    ben söyleyeyim problemi: annelik içgüdüsü ... yani zaten "pek de" büyüyüp sorumluluk sahibi olamamış kadının çocukluğuna dönüp tekrar çocuk parkını ziyaret etme isteği. orada barbie bebeğini gezdirip oynatacak, boş zamanlarında da bol bol yayıp hayal kuracak.

    yo dostum yo, yapma bunu bana...
    olgunluğa erişmiş kadın-erkeğe ilişkin tüm problemlerin kökünde bu çürük yapı var. mesela bir babalık içgüdüsü keşfedilmemiş, hayırdır?
    babalık içgüdüsü de var diyenler oldu; açıklamaya çalıştığım babalıkla birlikte erkeğin motivasyonunu etkileyecek net bir hormonel değişim yok.. belki biraz daha korumacı, daha güçlü bir erkek olmayı amaçlayacaktır o kadar. ki bana kalsa çocuğum olmasın, kılıbık, güçsüz, korkak, vur başına al ekmeğini tarzı bir adam olarak evrim geçirmemiş halimle kalmaya razıyım. dünyada o kadar çok yardıma muhtaç, başıboş çocuk var ki evliliğe tapan kadın/erkeklerin ego artığı olarak yere atılmış sümük gibi duruyor insanoğlunun vicdanı üzerinde.

    o sümükleri temizlemek daha onurlu geliyor bana... egositliği içerisinde kendi ve çocuğu için her fırsatta bağıra bağıra "her şeyin en iyisini" dileyen bir kadının kalbini temizlemeye çalışmaktansa...
190 entry daha
hesabın var mı? giriş yap