millenial

• goldman sachs'ın yaptığı araştırmada 1980 ile 2000 yılları arasında doğanlar bu gruba dahile edilmiş.
  
  amerika tarihinde sayıca en fazla olan nesil bu nesil. baby boomers diye anılan nesilden bile daha büyük.
  
  bu nesil ilk dijital kuşak. internet ve akıllı telefonla büyüdüler ve hep bunlarla içiçe oldular.
  
  daha sosyaller ve sosyal medya sayesinde dünya ile daha entegreler.
  
  düşük istihdam oranları ve az gelirleri ile diğer nesillere göre daha küçük bütçeler ile yaşamak durumundalar.
  
  gelirlerinin büyük bölümü öğrenci kredilerine gidiyor.
  
  düşük gelirleri önceliklerini değiştirmelerine neden oluyor. ev sahibi olmayı ve evliliği ertelemek durumunda kalıyorlar.
  
  25-45 yaş aralığı nesillerin ev alma oranlarının zirve yaptığı dönem. şimdi bu kuşağın bu yaş aralığına girmesi nedeni ile bu tarafta bir artış olabileceği tahmin ediliyor.
  
  ailesi ile yaşamayı tercih edenlerin sayısında artış var ama yine de evden uçma isteklerini koruyorlar.
  
  ortalama evlilik yaşı 1970'lerde 20 iken 2010'da 30'lara kadar yükselmiş.
  
  kadınların anne olma yaşı da artmış.
  
  bu nesil için sahip olmadan ziyade erişim daha önemli. araba, lüks eşya alma gibi tutkuları yok. paylaşım ekonomisi artacak yönünde bir beklenti var. ekonomist jeremy rifkin, 25 yıla kadar araba paylaşımının olağanlaşacağı, arabaya sahip olmanın ise sıradışı olacağını düşünüyor.
  
  daha önceki kuşakların olmazsa olmaz ihtiyaçları olarak kabul edilen ev, araba gibi konular bu kuşak için ertelenebilir ya da kaçınılabilir olarak görülüyor. bir evim bir arabam olsun derdinde değiller kısacası.
  
  teknolojinin içine doğdukları için satın alma alışkanlıkları da diğer gruplardan farklı. ürün bilgisi, ürün hakkında yorumlar ve ürün fiyat karşılaştırması hemen parmaklarının ucunda. fiyat karşılaştırması yapmadan ürün almama eğilimindeler.
  
  markaları çok umursamıyorlar alışveriş yaparken. ama sosyal medyayı kullanan markalara da bir eğilimleri yok değil.
  
  internet üzerinden alışveriş giderek yaygınlaşıyor. online yaşayan kuşağın, online alışveriş yapması şaşırtıcı değil elbette.
  
  bir önceki kuşaklara göre daha fazla hareket ediyorlar, daha akıllıca yiyorlar ve daha az sigara içiyorlar. spor aktivitelerini takip etmek, sağlıklı yemeklere ulaşmak gibi konularda hizmet veren uygulamalara para harcamaya daha istekliler.
  
  bu grup için sağlıklı kelimesi hasta olmamak anlamında değil artık. doğru beslenme ve günlük egzersiz onlar için sağlıklı anlamına geliyor.
  
  alkol ve sigara tüketimi konusunda da ihtiyatlılar ve bunları sağlıksız buluyorlar.
  
  spor kıyafeti ve ayakkabılarında markaya düşkünler ve bu konularda para harcamaya daha istekliler.
  
  işte o araştırmanın linki