3 entry daha
  • sigmund freud ile beraber 5 yıl geçiren ve biraz olsun onun görüşlerinden etkilenen (bkz: carl gustav jung) tarafından ortaya atılan görüştür. freud'un dine karşı olduğunu, dini bir nevroz olarak nitelediğini bilmeyen yoktur. ancak jung bu noktada freud'dan ayrılır ve o da kendi görüşlerini icra eder. çünkü jung tanrı'nın varlığına inanır. şüphesiz bunda diğer dinlere mensup insanlarla geçirdiği yılların etkisi büyüktür.

    jung'a göre insan bilinç ve bilinçaltı olmak üzere iki kısımdan oluşur. burada bilinçten kasıt egodur yani insanın farkında olarak yerine getirdiği iş, oluş ve davranışlardır. çünkü jung'a göre insan davranışlarını sürekli ve devamlı kılan şey egodur. bilinçaltı ise bireysel bilinçaltı ve kollektif bilinçaltı olmak üzere ikiye ayrılır jung'a göre. jung'un bireysel bilinçaltı tanımına göre burada bastırılmış ve tatmin edilmemiş istek ve arzular yer alır. kollektif bilinçaltında ise (bkz: arketip)ler vardır jung'un. arketipler ise ilk insandan günümüze dek gelen kalıp davranışlara verilen addır. jung'a göre insanların günümüzde gerçekleştirdiği ve yaşamlarının büyük bir kısmını kaplayan dinlerin, dini etkinliklerin ve ritüellerin kökeni din arketipidir. din arketipi ise tanrı arketipine dayanır.

    libido, insanın doğuştan getirdiği yaşama enerjisidir. bu ise bilinç ve bilinçaltı ile beraber kendisini (bkz: psişe)de gösterir. jung sağlıklı bir insanın bilinçaltını tanıması ile yani kendini gerçekleştirmesi ve kendini tanıması ile mümkün olabileceğini belirtir.
5 entry daha
hesabın var mı? giriş yap