marilyn monroe

• marilyn monroe sanıldığının aksine entelektüel olmak isteyen biridir. arthur miller’la evlenir. iyi kötü bir kütüphane sahibidir. 430 kitaptan bahsediyorlar kaynaklarda. ve hatta hatırlarsınız meşhur pozlarından biri de, parkta joyce’un ulysses'ini okurken verdiği pozdur.
  en büyük arzularından biri erkeklerin nazarında entelektüel bir figür olabilmektir
  marilyn monroe psikanalizden geçmiştir hem de 3 farklı dönemde. monroe, hatta çok kısa bir dönem freud’un kızı anna freud’la da görüşmüştür. monroe’nun bu 3 terapi girişimi ne yazık ki tamamlanmamıştır.
  psikanalisti dr. ralph greenson alanında önemli bir figürdür. ama işi zordur. çünkü zengin ve ünlülerle çalışmanın zorluğundan yakın çevresine sürekli illallah der.
  marilyn monroe ile ralph greenson ilişkileri oldukça çok gariptir.normalde psikanalizde, psikanalistinizi tanımamanız esastır. yakınınız olamaz direkt veya indirekt. dışarıda görüşemezsiniz. oysa marilyn monroe bu süreçte ralph greenson’un evine gider. ailesi ile tanışır, yemekler yer ve hatta greenson, monroe'nun film setlerine gider. greenson neden böyle bir hata yapar bilinmez.
  bu arada marilyn monroe ‘un annesi ve ananesine ağır ruhsal sorunlar vardır. her ikisi de sürekli hastanelere yatıp dururlar. kendisinin de en büyük endişelerinden biri, bir gün onlar gibi delirmektir! ve bunu engellemek için psikanlizi bir tür tedavi yöntemi olarak görür.
  gelelim asıl soruya peki, marilyn monroe’un intiharı psikanilizin başarısızlığı mıdır? bence evet!
  bu başarısızlık bir vakanın ya da analistin başarısızlığı değildir şüphesiz. doktoru da bir yerlerde sıkışmış olabilir. takdir edersiniz ki çok zengin, ünlü ve güzel bir kadın vardır ortada. onunla bir odada durmak bile bir sürü insan için, (bakın erkek diye ayırmıyorum) zor olabilir. yani düşünsenize belli zaman dilimde aynı odada belki de aylarca veya yıllarca. dolayısıyla bu bir başarısızlıktır ama aynı zamanda da amerikan toplumunun da başarısızlığıdır.
  son olarak aptal bir sarışın değildir çünkü sonradan sarışın olmuştur.