papağan ziya

• atarlı bir papağandır.
  
  --- spoiler ---
  
  kemal köpekten kaçıp eve girer,
  ziya: korkma be!
  ziya: hey ne ne arıyorsun orada?
  ziya: buradayım oğlum iyi bak iyi bak
  kemal: baba babacığım, babamın ruhu geldi galiba, baba babacığım
  ziya: arkandayım
  ziya: karşıya bak be karşıya bak
  ziya: koskoca papağanı görmüyor musun?
  ziya: merhaba.
  ziya: niye şaşırdın be?
  kemal: ben seni kuş sanmıştım ağabey
  ziya: ben kuş değilim!
  kemal: haklısın ben kuşum.
  
  avukatla yaşanan diyalog sonrası,
  kemal: bi kere kuş benden daha iyi konuşuyor, her bir boku da biliyor.
  ziya: bok sensin!
  kemal: bak sana diyor.
  
  hamdi eve girer,
  hamdi: naber ziya? yeni patronumuzunu beğendin mi?
  ziya: hayır!
  hamdi: gel bakayım omuzuma gel.
  
  hamdi ve avukatın diyaloğu,
  avukat: ya bu dümenimizi yerler parsayı toplarız ya da kemal'i babasının yanına gömerler.
  ziya: şimdiden allah rahmet eylesin.(gülücük)
  hamdi: çok konuşma ziya!
  
  kemal omuzunu düşürür,
  ziya: aferin
  hamdi: hadi yürü
  ayağı takılır ziya gülmeye başlar,
  kemal: gülmesene lan tereyağ
  ziya: sen de yürümeyi öğren!
  kemal: ulan ben şimdi senin ağzına..
  
  kabadayılık derslerine devam,
  ziya: hadi göster kendini
  kemal: allah allah
  ziya: yürüü yengeç kemal!
  kemal: ulan kafamı kızdırma, pişirip yerim seni ha.
  
  hamdi: beni şimdi adım adım takip et
  kemal: nasıl takip ettim ama?
  ziya: berbat.
  kemal: ulan eşşoğlueşşek
  hadi: kemal, papağana boşver
  kemal: ben sana göstermem mi ulan?
  
  hamdi: kalk yerimden ulan!
  ziya: kalkma ulan!
  hamdi: sana kalk dedim
  ziya: kalkma sakın!
  ziya: aferin.
  hamdi: kalk diyorum ulan sana kalk, kalk
  kemal: ya bi karar verin n'olur
  kemal: ziya kalkayım mı canım?
  ziya: erkekse kaldırsın.
  kemal: kalkmıyorum ulan.
  hamdi: ulan ben sana kalk deyince kalkacaksın.
  
  şarkıcı eve gelecektir,
  kemal: ziya'cığım biraz sonra sevgilim gelecek, dikkatli ol canım olur mu?
  ziya: peki
  kemal: sakın bir gevezelik yapma tamam mı?
  ziya: tamam
  kemal: ulan ben yine de sana güvenemiyorum, yandaki odaya götüreceğim seni. mutlaka bir halt edersin.
  
  zil çalar,
  ziya: kapı kapı kapı
  kemal: şşt anladık oğlum. şşt.
  
  kadın eve girer,
  şarkıcı: eviniz çok güzelmiş, beni nasıl buldunuz?
  ziya: çok çirkin
  şarkıcı: teessüf ederim, siz mi söylediniz?
  kemal: evet
  şarkıcı: demek siz söylediniz.
  kemal: hayır canım ben söylemedim. kim söyledi acaba?
  şarkıcı: yoksa evde sizden başka biri mi var?
  kemal: var. amaan yok
  
  kemal: buyrun oturalım
  kemal: otur canım
  ziya: oturma
  şarkıcı: niye?
  kemal: oraya oturma, benim yerime otur bende şöyle oturayım. heeh.
  
  --- spoiler ---