17 entry daha
  • babamın sürpriz yaparak beni götürdüğü maçtır. stada giderken kazanacağımızı umuyordum ama tabi ki böyle bir maç aklımın ucundan geçmiyordu.
    helguera'nın kafayla attığı golden sonra umutlarım azalmıştı. makelele'nin attığı şuta taffarel'in yapacak hiç birşeyi olmaması da gecenin kötü biteceğine işaretti. ben gecenin böyle biteceğine inanmak istemiyordum. 15 dakkalık devre arası boyunca sahanın yeşil çimlerine bakıp 2. yarıyı düşündüm. babam da devre de yemek almaya giderken "napalım bu gece böyle hüsranla bitti, bu kadarmış" dedi. ancak ben halen gecenin bittiğine inanmak istemiyordum.
    2. yarı başladıktan çok kısa bir süre sonra haklı bir penaltı ile ümit skoru 2-1 yaptığında tribünlerde buruk bir sevinç vardı. ne de olsa real madrid 2-0'dan maçı kolay kolay verecek bir takım değildi. hasan şaş'ın maçı beraberliğe getiren golünün ardından tribünlerdeki sevinç görülmeye değerdi. ancak henüz galibiyet golünün geleceğini ve atmosferin bugüne kadar kimsenin görmediği kadar coşmuş ve güzel olacağını kimse bilmiyordu.
    galatasaray oyunun kontrolünü eline almıştı. real madrid'li oyuncularda maçı 2-0'dan mı vereceğiz korkusu başlamıştı. sağ kanatta fatih'in önüne havadan bir top atıldı. real madrid'li kim olduğunu hatırlamadığım oyuncu atağın tehlikeli olacağını sezmişti ve topu elle kesmeye çalıştı ancak ıskaladı. fatih topla bir dribbling yapıp ortaladı. topun ceza sahasında bekleyen jardel'e gelmesi durumunda "gol" diye ayağa fırlayacağımızdan emindik. nitekim top jardel ile buluştu ve gol vuruşlarındaki başarısını bir kez daha tekrarlayan jardel skoru 3-2 lehimize taşıdı. casillas'ın atladıktan sonra direkle bir olup şaşkın şaşkın saha bakmasını unutamıyorum.
    üçüncü gol sonrası casillas haricinde sahada olan hiç bişeyi hatırlamıyorum. ne jardel'in sevincini, ne real'li oyuncuların şokunu ne de galasaraylı oyuncuların jardel'e doğru koşmasını. tribünde tam anlamıyla çıldırmıştık. hiç tanımadığımız insanlarla sarılıp hep beraber zıpladık, bağırdık, çağırdık. ancak yapılan santraden 3-4 dakika sonra kendime gelmiştim.
    yaklaşık 5-10 dakika sonra da sol kanattan yapılan orta yine jardel ile buluştu ve jardel topu 90'a gönderdi. hepimiz "3-2'de bu kadar çıldırmıştık 4-2 oldu, napıcaz ki biz şimdi" diye şaşırmışken yan hakemin bayrağını çektiğini gördük. eğer o gol verilmiş olsaydı tribünlerde yaşanacak şeyleri tahmin bile edemiyorum. belki de tribünler yıkılacaktı, büyük bir facianın eşiğinden dönüldü*

    yazdım ancak bu maç anlatılmaz yaşanır. o gün stadda olanlar gerçekten hayatları boyunca unutamayacakları bir atmosferi yaşadılar. ayrıca 3. gol öncesinde topu elle kesmeyi deneyip başaramayan real'li oyuncuya beceriksizliği yüzünden teşekkürlerimi iletmek istiyorum. o atak kesilmiş olsa belki de maç 2-2 bitecekti ve tarihi bir maç yerine sadece güzel bir maç izlemiş olacaktık.
86 entry daha
hesabın var mı? giriş yap