7 entry daha
  • [daha sonra eleştirmenler, acaba diziselcilik özgürleştirme vaadini yerine getirdi mi yoksa müziğin modernist bir çıkmazın içine girmesine yol açıp ancak giderek uzmanlaşan bir dinleyici kitlesi üzerinde etkili olan, değişmez formüllerin baskısı altında, kısıtlı ve anlaşılmaz bir müzik olarak o çıkmazda kalmasına mı yol açtı, diye sorgulayacaktı. susan sontag, "acı acı böğürtülerine ve gümbürtülerine" diye yazıyordu, "saygılıydık - çirkin müziği sevmemiz gerektiğini biliyorduk; toch'u, krenek'i, hindemith'i, webern'i, schoenberg'i falan ciddi ciddi dinliyorduk (çılgınca bir açlığımız ve sağlam midelerimiz vardı)."] frances stonor saunders - who paid the piper cia and the cultural cold war

    (bkz: the cultural cold war/@ibisile)
1 entry daha
hesabın var mı? giriş yap