3 entry daha
  • mr. smith goes to washington'ı hatırlatan film. frank capra, mr. smith'i bu filmden 10 yıl sonra çekecekti. mr. smith'te köyden şehre ilk kez inen, saf, çok çok iyi, milliyetçi, dirayetli smith'in senatörlüğü işlenir. mr. deeds de çok farklı değil. bu filmin de merkezinde saf, iyi niyetli, milliyetçi bir karakter yer alır. bu karakterin de yolu köyden şehre düşer. bu karakterin de burada başına başlarda olmadık şeyler gelir. smith senatör olur, deeds ise 20 milyon dolarlık mirasa konar. tabii yeşilçam filmlerinde olduğu gibi (ki çoğu filmimiz de capra'nın bu filmlerinden esinlenilerek yapılır) miras kavgası ortaya çıkar. deeds'in rahmetli amcasının eşi bu parayı deeds'ten almaya çalışır. tabii iki film arasında bir de şöyle bir fark var: smith çözüm bölümünde kötülerle mücadele ederken senatoyu 20 saatten fazla bir süre açık bıraktırır. bunun için de sürekli konuşması gerekir. bu filmdeyse deeds son 5 dk'ya kadar kendisini hiç savunmaz mahkemede. bir tarafta mücadelesi için susmak bilmeyen smith, diğer tarafta konuşmak bilmeyen deeds.

    ama neticede capra kariyeri boyunca yaptıklarını bu filmde de yapar: fakir, köylü, saf, ama çok iyi karakterinin kapitalistlerle, kötülerle (deeds'te avukatlar ve amcasının doymak bilmez eşiyle, smith'te senatörlerle, it's a wonderful life'ta iş adamlarıyla, you can't take it with you'da arkadaşının işini kapıp onu meteliksiz bırakan iş adamıyla) mücadelesini anlatmak ve finalde kapitalistleri gerçekçi olmayı umursamadan yere sermek. capra'nın filmleri pek gerçekçi değil. neyse. sonuçta deeds, capra'nın diğer filmleri gibi eğlendiriyor. ben yönetmenin en iyi filmlerinden olduğunu düşünmüyorum. gary cooper ve izlemeye doyamadığım jean arthur seyri daha da keyifli hale getiriyorlar.

    bu arada it happened one night'ın da deeds'e bir açıdan benzediğini belirtmeden geçmek istemiyorum. it happened'ta evinden kaçan zengin bir kızla bir adamın yol arkadaşlığını anlatır. kız, adamla tanışır ve yola çıkarlar. beraber pek çok komik badire atlatırlar. bu arada adamın gazeteci olduğunu ve bu zengin kızla ilgili pek çok haberi kızdan gerçek kimliğini saklayarak yazması, deeds'e deeds'e gazeteci olduğunu söylemeyen kadını hatırlatıyor.
5 entry daha
hesabın var mı? giriş yap