• efsane bir röportajdır.

    --- spoiler ---

    savaş ay'ın bu haftaki 'güzel'i seren serengil... savaş abi'sine neler anlattı neler... idealleri, aşkları, hayalleri, eski ve yeni evliliği, annesiyle ilişkisiyle işte dobra dobra bir seren serengil.

    s eren yanında minik köpeğiyle geziyor ve ısrarla onu ben doğurdum diyor. onu yalnız bırakmamak için 4 yıldır sinemaya gidememiş. köpek de çok alem. "gülben" denince havlıyor. "nasıl becerdin bunu?" dedim anlattı; "fareden korkuyordu. bahçede fare görünce gülben demeye başladım, şimdi duyunca havlıyor." bir küçük köpeği daha varmış. yakın arkadaşı olan şarkıcı emrah'a "şuna bir isim taksana" demiş. emrah da düşünüp düşünüp karabaş adını takmış 25 santimlik fino'ya. bazı sosyetiklere de kızıyor. "hiçbir meziyetleri olmadan kızları mayolu resim veriyor, çoğu da uyuşturucu aleminde" diye eleştiriyor onları. "seni prenses gibi büyüttüler, ne işin var o kocayla?" diyenlere yanıtı hazır; "prenses stefani de bir sirk cambazıyla evlendi..." iki büyük ideali var. ilki hacca gitmek. diğeri 70 yaşına gelince torunlarına; "yatağını yastıklarla doldurup evden kaçarak, cezaevindeki yavuklusuyla evlendiğini ballandırarak anlatmak..."

    * o balina gibi hummer'la berbere, alışverişe filan gitmek zor oluyordu herhalde? verdin kurtuldun değil mi?
    devlet bana iki kere borçlu, hem hummer'ımı hem de kocamı aldı abi...

    * devletten önce annen istemişti hummer'ı. kocanı da boşuyormuşsun zaten bak.
    daha belli değil boşanma meselesi.

    * annene kızıyorsun bazen ya, babam başımda olsa keşke dediğin oluyor mu?
    babam olsa kıyamet kopardı. çünkü bana hep sakın bir kürt'le evlenme derdi. tam tersini yaptım.

    * niye, nesi varmış ki kürtler'in
    yani o biraz hatta daha fazla milliyetçiydi ya. o zamanlar o eylem yapan örgütlerde kürtler çoktu diye yani.

    * ilk evliliğin peki? ozan da mı kürt'tü
    yok. zaten o evlilik değildi. daha doğrusu fasulyeden evlilikti. o kocadan çok bir okul arkadaşınla aynı bekar evinde yaşarsın hani. ya da bir evlatlık alır büyütürsün ya öyle samimiydi. yani alem çocuktur o çok komiktir. bir emrah taklidi yapar mesela koparsın. gülmekten sevdiğimi, evlendiğimi bile anlayamadımdı. sabah evden beslenme çantası hazırlanan çocuk gibi çantasını hazırlar, kapının dışına kadar çıkarırdım. karşıda bekler alırlardı onu.

    * niye ezilmesin diye mi?
    üşürmüş. öyle el bebek gül bebek. biz çizgi film gibiydik onla. hani taş devrinde fred çakmaktaş ve eşi gibi.

    * hiç mi romantizm olmadı, balayında filan mesela?
    maldivler'e gittik. otelde insan ne bekliyor biraz romantizm filan di mi? bu çantayı açtı önce kabloları çıkardı.

    * ????!!!!!
    sonra da playstation'ı çıkardı, televizyona takıp oynamaya başladı.

    * gerdek gecesi adam playstation mı oynadı
    gece değildi, gündüzdü..

    * annen ağır konuşmuştu çocuk için bana. iyi bir ailenin durgun zekalı oğlu demişti.
    annem herkese laf ediyor zaten. ayıp da ediyor. bana da, "seni bıraksam kahtalı mıçı'ya bile varırsın" dedi. kahtalı mıçı da alınıp mahkemeye verdi annemi.

    * aaaaa, mıçı ve annen adliyelik öyle mi?
    valla öyle be abi. annem de komik kadındır.

    * sizin aile zaten komik, yeni girenler de komik oluyor işe bak.
    evet, cengiz de çok komiktir. çok güldürür beni.

    * nasıl yani? o da atari mi oynadı
    yooook, cengiz tamamdır abi. o çok sağlam bir adamdır. gördüğüm en sağlam adamdır o.

    * toz kondurmuyorsun. hiç mi kızmadınız birbirinize?
    kızmaz mıyım bir keresinde hummer'ı üzerine sürdüm, ezip öldürüyordum. iki tane kız bunun stüdyosuna gelmiş şarkı dinlemeye. benim haberim oldu. sordum, 'yok öyle şey' dedi. casus yerleştirdim doğrusunu öğrendim. kavga ettik. içimdeki kini tam kusmadan arabaya atladım. bu beni bahçe kapısında durdurmaya kalktı gazı kökledim, kenara uçtu sonra da kaçmaya başladı. 'ne kaçıyorsun' dedim sonradan. 'ben süpermen miyim?' dedi. şimdi ben içeride olacaktım yani katillikten.

    * sırf seni konuşalım mı niye kızıyorsun etrafa ve medyaya?
    çünkü beni aptal sanıyorlar. ben aptal değil aksine çok akıllıyım.

    * niye aptal diyorlar peki?
    cezaevindeki adamla evlendim diye.

    * o daha yeni hikaye sana aptal denmesi çok eskilere dayanıyor sanırım.
    hep söylediler. ben okuyan, araştıran kültürlü biriyim aslında. fatih altaylı bile "bu seren meğer ne kadar akıllıymış" diye yazdı beni köşesinde. mesela şimdi reiki yapıyorum. meditasyondan da öte.

    * niye yapıyorsun bunu, rahatlamak mı amacın
    evet, beynimi boşaltmak için.

    * he he heeee!..
    niye güldün ki abi?

    * kızım sana zaten beyni boş diyorlar, sen bir de gidip mevcudu boşaltıyorsun.
    hayır öyle boşaltmak değil. rahatlatmak yani. ortadoğu felsefesi bu.

    * hangi ülkeden çıkmış ortadoğu'da
    hindistan'dan.

    * vay canına
    ne oldu abi?

    * hiiç coğrafyam kaydı...
    coğrafya değil sadece ben biyoloji, tarih, kimya da bilirim.

    * mitoz bölünme çizer misin?
    yok ama hücre yapısını tarif edeyim istersen. hücrede çekirdek var stoplazma, endoplazmik retikulüm, golgi aygıtı var. mitakondiri, zar var hepsi aklımda.

    * he he heee. aptalın zekası hafızasıdır derler be kız.
    (gülüşmeler)

    * peki tarih bilgin nereden geliyor?
    çünkü aile geleneği. mesela anneannem italyan. 6 dil konuşurdu. onun eşi, dedem yani amerika'dan, sorbone mezunu.

    * deme yav? amerikan sorbone'u ha? şarbon gibi oldu. siyaseti de bilirsin sen şimdi. ihtilalleri, şunu bunu. anlatsana bir çırpıda.
    nasıl ihtilal yani?

    * kaç ihtilal gördün
    fransız ihtilali var, mesela 1789.

    * yok türkiye'dekileri soruyorum.
    evren zamanında mı yani ben ihtilal deyince kürtlerle ilgili bir şey olduysa bilmiyorum yani.

    * yahu bırak şu kürt meselesini artık.
    12 eylül 80 olabilir mi? bir de eskiden olmuş. adnan menderes bir ayakkabı boyası yüzünden idam edilmiş mesela. bu beni çok etkiledi. 12-13 kişiymişler, 6-7 kişiyi daha asmışlar. son resimlerini gördüm çok önemli bir adam gibi geldi bana. sonra da kardeşi meclise girdi.

    * kim kardeşi
    hani sonradan kaza geçirdi, siyasete ara verdi...

    * aydın menderes mi diyorsun?
    evet. refah'tan girdiydi.

    * sen nasıl bu kadar yakın takip ediyorsun, iç politika ve yakın tarihi?
    sadece magazinleri değil birinci sayfaları ve köşe yazılarını da okuyorum. turgut özal'a da çok hayrandım. benzin istasyonlarında şampanya satılmaya başlanmıştı sayesinde mesela...
    --- spoiler ---

    http://arsiv.sabah.com.tr/…yas102-20040828-101.html
5 entry daha
hesabın var mı? giriş yap