2 entry daha
  • tavsiye edilesi roman.

    saçma bir şekilde, türk yazarlara garip bir önyargım var. bu kitabın kapağı ilgimi çekti, konusu da fena görünmüyordu; hem türk romanına bir şans vermek hem de yeni yazara destek olmak adına kitabı aldım. aldığım gibi de bitirdim.

    --buradan sonrası spoiler içerecek--

    elifin türkiye'ye, nakkaşın da tekkeye gelene kadar olan zamanlarını çok sevdim. ne var ki lam'ın iyice olaya dahil olup, elif'in yıllarca emek verdiği tezinde ondan daha hızlı bir şekilde ilerlemesi, neredeyse kusursuz cakalı havaları; ilk gençlik yıllarında hayali kurulan beyaz atlı prensi andıran bir karaktere dönüştürüyor kendisini adeta. elif de, yıllarını bir meseleye vermiş akademik bir kişilik olarak o üç ay boyunca baya silikleşip aşık olduğu adama ağzı açık bakmaktan başka bir şey yapmıyor gibi görünüyor. romanın burada, birden ortaya çıkan karizmatik adamın etrafında şekillenmek yerine baş kahramanına biraz daha sahip çıkmasını beklerdim. esrarengiz bir meselenin ortasında pembiş tonlarda bir anlatıya dönüşmesi pek hoş olmadı. ama olsun, gene de güzel bağlanmış, oldukça ilgi çekici bir konu etrafında şekillenmiş; tasavvufdan bir kaç alıntıyla da gönül kapılarımıza şöyle bir göz kırpmış; buralardan geçer not veriyorum.

    birkaç günümü de karanlık nakkaşın gizemli dünyasının atmosferine sokmayı becerebildiği için ayrıca övgülerimi sunuyorum romana.

    sonuç olarak; gönül rahatlığıyla okuyunuz efenim.
2 entry daha
hesabın var mı? giriş yap