9 entry daha
  • cogunlukla olumsuz ozellikleriyle; medeni olanin zit kutbuna denk dusen col insanlari olarak bilinse de baska bir perspektiften bakinca oykunulecek duzeyde onurlu ve karizmatik insanlardir bunlar ayni zamanda..

    bir avrupalinin ilk dogu seferinde sam’in bir pazarinda haklarinda yaptigi betimleme:

    “carsinin bazi sokaklari, genis, yerlerde surunen harmaniler icinde sert yuzlu bedevilerle dolup tasardi, kaderlerini golge gibi yanlarinda tasiyan ve daima kendi cizdikleri yolda yuruyen bedeviler…ciddi, atesli bakislarla kume kume dukkanlarin onunde dikilip duran ya da oturan uzun boylu adamlar. birbirleriyle fazla konusmuyorlardi; dikkatle soylenmis ve dikkatle dinlenilmis bir tek sozcuk ya da bir cumle yetiyordu anlasmalari icin. bedeviler bana oyle geliyordu ki ‘laflamak’ diye birsey bilmiyorlardi; ruhlarinin ayar damgasi bos seyler uzerinde konusa konusa silinip gitmis insanlarin gevezeliginden eser yoktu onlarin konusmalarinda. onlarin o ciddi siki agizliklari bana kuran’in cennetteki hayati tasvir eden su sozcuklerini hatirlatiyordu: “…ve orada bos bir soz isitmezsin…” sessizlik bedevide bir erdem durumundadir. genis, kahverengi –beyaz cizgili ya da siyah pelerinlerine sarinmis, oyle dikilip dururlardi. sessiz bir cocugun onurlu, agirbasli ve hassas bakislariyla onunuzden gecerlerdi. kendi dilleriyle onlara hitap ettiginiz zaman derin, kara gozlerinde ani bir gulumseme belirirdi; cunku hic de oyle icine kapanik kimseler degillerdi; yabancilar tarafindan fark edilmis olmaktan hoslanirlardi. colun ‘buyuk senyorleri’ydi onlar; agzi siki fakat yine de hayatin hayatin her isaretine karsi uyanik senyorler…”

    muhammed esed, mekke’ye giden yol, cev. cahit koytak, insan, istanbul 1998, s. 144
31 entry daha
hesabın var mı? giriş yap