3 entry daha
  • 29 aralık 1940 akşamı luftwaffe'nin londra'nın kent merkezine ve sivil yerleşimlerine 16.000 ton yangın bombası bıraktığı kabus dolu gece. 30.000 insanın bir gecede ölümüne ve bir o kadarının da yaralanmasına yol açmıştır.

    alman mühendisler londra'dan 100 km uzaklıkta transmitter sistemi kurmuştu, emir geldiği zaman bombalanacak bölgeye doğru radyo dalgalarını gönderiyorlardı. pilotlar yola çıktığında kulaklarını dört açıp uçaklarındaki alıcıların uyarı sesini bekliyorlardı. radyo dalgalarını almaya başlayan alıcı kesik kesik ses çıkarmaya başlardı, gelen sinyalle uçağın pozisyonu tam kesiştiği vakit alıcıdan kesintisiz bir ses başlar ve pilotlar hedefin tam üstüne gelindiğini anlardı, hedefe sıfır hatayla bomba bırakırlardı. bu teknoloji sayesinde gece gündüz fark etmeksizin bombardıman mümkün olmuştur.

    o gece sığınaklara ve metro istasyonlarına sığınmış yüz binlerce ingiliz'den biri de jessica jacob adında 15 yaşındaki bir kız çocuğuydu. o geceyi şöyle tarif ediyor:

    "sirenler çaldığı zaman yeni bir korku dalgasının geldiğini anlıyorduk. çaresizce beklerken gökyüzündeki uçak motorlarının uğultularını bombaların ıslığı takip ediyordu. bazen bombaların ıslığı birkaç saniyeliğine susardı, bu nereye düşeceğini asla bilemediğiniz bombanın birazdan hedefine varacağı anlamına gelirdi...

    hissettiğim şeyi mi soruyorsunuz? sadece öfke. gözümün önünde yaşadığım şehir yanıyordu. tarih yanıyordu. ne yapıyorlardı? ne hakla buna cüret ediyorlardı?"
3 entry daha
hesabın var mı? giriş yap