165 entry daha
  • beklenen gelişmedir.

    klayvesi olan yazmış, bizim neyimiz eksik? biz de karalayalım madem birkaç satır.

    bu müdahelenin ilk sebebi suriye'ye ağabeylik yapan rusya'ya patron burada imajı vermektir. ikinci ve asıl sebebi ise gayet açıktır; arap baharı adıyla başlayan ve yap-boz haline getirilmeye çalışılan orta doğu haritasında sıradaki hedef olan suriye parçasının törpülenme işlemine geçilmesidir.

    amerika'nın bu konudaki siyaseti ve yakın savaş tarihi birbirlerine biraz paralel ilerler.
    çok uzağa gitmeye gerek yok. dönüp bir göz atalım. amerika özellikle orta doğu siyasetinde savaş ve barış olmak üzere 2 çeşit gömlek giymektedir.

    devlet başkanlığı cumhuriyetçiler ve demokrat partililer arasında gider gelir. amerika önce 5 yıl ortalığı kan gölüne çevirir, sıradaki 5 yıl ise insanlık ve demokrasi aşığı kesilir. böyle bir siyasi sirkülasyon içindeki amerika'nın bu vur-kaça benzer taktiğinin analiz edilmesi aslında çok da zor değildir.

    körfez savaşını başlatan baba bush sonrası göreve clinton getirilir. ortadoğu'da akmaya başlayan kanı clinton ılımlı siyasetiyle kurutur. yaşı yetenler hatırlar, clinton sürekli türkiye ve orta doğu ziyaretleri yapardı. hatta t.b.m.m.'ni bile ziyaret etmişliği vardır. neyse çok dağıtmadan devam edelim. clinton orta doğu ve dünya nabzını yeteri kadar sakinleştirdikten sonra amerika'nın çift yönlü siyaseti yetkiyi yeni başkana, küçük bush'a verir. kan dökme sırası küçük bush'a devredilmiş, önce afganistan, ardından ırak, yap-boz haritası için gerekli kıvama getirilmeye çalışılmıştır.

    ne var ki bilindiği üzere sam amca afganistan ve ırak'ta ağır maddi ve askeri kayıplara uğramıştır. orta doğu'dan hiç de öyle planladıkları gibi çıkamamışlardır. süper güç aslında kendisi için küçük bir lokma gibi gördüğü orta doğu'yu hafife almış, verdiği kayıpları hazmetmesi bir hayli zor olmuştur. küçük bush'tan sonra sıradaki sevimli yüz, başkan obama'dır. obama'nın koltukta olduğu başkanlık döneminde amerika barışçıl politikalarına kaldığı yerden devam etmiştir. göreve gelir gelmez ortaköy cami ziyaretiyle müslümanlara yönelik hümanizm mesajları veren obama, kendi döneminde neredeyse hiç bir ofansif savaş hamlesi gerçekleştirmemiştir.

    şimdi geldik paçaları sıvamaya. zira deniz tekrar yükseliyor arkadaşlar. obama'dan sonra koltuğa oturan sıradaki başkan, orta doğu'da kanın tekrar dökülmesinde, yap-bozun şekillenmesinde imzası olacak olan trump'tır. gerek kişiliğiyle, gerek ise amerika'nın çizdiği bu ikircikli stratejiyle trump bu serinin beklenen ismidir. bu müdahele de beklenen bir hamledir.

    kronolojik olarak toparlayacak olursak;

    baba bush - körfez savaşı.
    clinton - barış elçisi. (yersen martin)
    oğul bush - afganistan ve ırak savaşları.
    obama - barış elçisi. (yersen martin)
    trump - suriye ve ... savaşları.

    bu durumdan anlaşılacağı üzere pek çoğunuzun beklediği gibi 3. dünya savaşı falan çıkmayacaktır. amerika 50 tane tomahawk sallayıp öncelikle rusya'ya çöplük benim demiştir. arkasından da yapılan açıklamalarda herhangi bir rus birliğinin bu füzelerin hedefinde olmadığı söylenmiştir. amerika her geçen gün yap-bozu ağır ağır tamamlama peşindedir. trump koltuğunu sevimli bir yüze devrederken yiten canlar ve kayıplar malesef onlar için sadece birkaç sayıdan ibaret olacaktır.

    tarihleri boyunca amerika-rus çekişmesinin garip bir rekabete sahne olduğunu görüyoruz. adamlar dünya dışında bile sidik yarışı halindeler. uzaya ilk çıkan rus yuri gagarin'e karşılık olarak aya ilk adım atan amerikalı neil armstrong olmuştur.

    bu her iki devlet de birbirlerini yiyemecek kadar büyüktürler. o yüzden bu iş sadece trump ve putin olayı değildir. geçmişleri ve gelecekleri söz konusudur. bir ülkenin koltuğunda birisinin oturması o ülke stratejilerini tamamen o insanın yönettiği anlamına gelmez. o yüzden saçma sapan '' trump affetmez, putin siger.'' gibi çoluk çocuk ağzıyla gereksizlik yapmayın. kaldı ki yakın geçmişte orta asya'da sağlam bir tokat yemiş amerika bu kez daha tedbirli davranacak, ekonomik sıkıntılarla boğuşmakta olan rusya ise amerika'ya çetin bir karşılık göstermeyecektir diyebiliriz. diyebiliriz demesine de iş burada biraz sarpa sarıyor.

    şunu iyi biliyoruz ki rusya suriye halkının hayrı için orada değil. yapılan bu kadar askeri harcama, çıkarlar ve ulusal itibar nedeniyle bölgenin kontrolünü elinde tutmak istiyor. amerika ise suriye hükümeti kimyasal kullandığı (?) için yapmadı bu saldırıyı. en büyük emeli malum yap-boza şekil verebilmek. görünürde 2 tane fil suriye çimenliğinde tepişeceğe benziyor. bunun yanı sıra palazlanan diğer ülkeler artık amerika'nın eskisi gibi ağalık taslamasını istemiyor. rusya, ''tamam abi ben gideyim o zaman'' deyip, ceketini ilikleyip kalkmayacaktır masadan. amerika ise gayet çakal bir strateji güdecektir. trump işi uzatacak ve putin ulusal kamuoyunu abd'ye karşı kullanmaya çalışacaktır. bundan sonra her ne olacaksa eskisi gibi olmayacaktır yani. amerika geldi, bombaladı bitti şeklinde sonuçlanmaz suriye'nin akıbeti.

    verilen karşılıklı demeçler tarafların birbirlerine çok fazla girmeyeceğini göstermektedir. dinamikler de artık eskisi gibi değildir. çok değişken durumlar söz konusu. bu konuda ciddi bir kehanette bulunmak zor ama bu işte canı yanan her zamanki gibi mazlum halk olacaktır. doğal olarak kapımızın dibinde yaşanan ve kısmen içinde bulunduğumuz bu savaş biz türkiye'yi de çok ciddi anlamda etkileyecektir. bu entry'yi girerken dolar tarihi seviyeyi bir kez daha aştı. 2017 ve sonrasının bizim açımızdan gerçekten çok zor olacağı aşikar.

    oradaki mazlum halkın, kendi askerlerimiz ve insanlarımızın bu işten en zararsız şekilde çıkmalarını temenni ediyorum.

    not: dünya haritasına baktım az önce öyle boş boş. avusturalya ve kanada çarptı gözüme. ağızlarına sıçtıklarım hiçbir şeyden habersiz etliye de, sütlüye de karışmadan kebap yapıyorlar. çok kıskandım onları. norveç, finlandiya, izlanda falan. honduras var mesela. suriye nerede desen, ananın *mında der. bana ne der. hayat çok garip gerçekten.

    edit:imla.
220 entry daha
hesabın var mı? giriş yap