dead cells

• yaz indiriminde şans eseri denk gelip, aldığım keyifli oyun.
  
  rogue-like oyunları pek sevemiyorum. çok iyi reflekslerle hızlı oynamak gerekiyor. artık bu tür şeyleri beceremediğim için pek ilerleyemiyorum böyle oyunlarda, haliyle de oynamıyorum. mesela en son bu türlerde rogue legacy diye bir oyun almıştım. hata yapınca hemen ölüyorsunuz. düşmanlardan sürekli kaçıp, arada vurmak gerekiyor. hasar alınca iyileştirmek çoğu zaman mümkün değil. bu oyunu baya uğraşıp, bir çok upgrade açmıştım. sonra her ölüşte, daha çok ilerlemek yerine üst üste ölerek, pek bir ilerleme kaydedemediğim için bırakmıştım.
  
  sonra dead cells'in oynanışını gördüm. kesinlikle rogue legacy gibi sıkıcı ve tek düze değildi. en azından benim için en önemli olan oynanabilirlik öğesi güzeldi. alıp hemen oynamaya başladım. rogue legacy'e benzer bir mantıkta, topladığınız kaynakla alabildiğiniz ve öldükten sonra bile kalıcı olan upgradeler mevcut. savaş gerçekten keyifli ve biraz salt and sanctuary stilini andırdı. düşman saldıracağı zaman yerden kayarak, düşmanın arkasına geçmek ve arkadan saldırmak gerekiyor.
  
  düşmanlardan para ve dead cell denen kaynaklar düşebiliyor. para ile her haritada olan dükkandan eşya ya da upgrade alınabiliyor. dead cell ise, harita bittikten sonra gelinen ara bölgedeki dükkandan kalıcı upgrade almak için kullanılıyor. kalıcı upgradeler ise, iyileştirme iksiri, yeni silahlar, yetenekler ve bunların hasar upgradelerinden oluşuyor. öldüğümüzde, üzerimizdeki tüm kaynaklar çöpe gidiyor. (kalıcı upgradelerden biri, ölünce paranın bir kısmını kurtarmak)
  
  oyunda aynı anda 2 ana silah ve iki yetenek yerimiz mevcut. bunlar dışında yeni silah veya yetenek bulduğumuzda, kullanmakta olduklarımızdan birini yere atmak zorundayız. haritadan çıkmadığımız sürece, bu silah veya yetenekleri attığımız yerden dönüp geri alabiliyoruz. bir de amulet yerimiz var. oyun başında mahkum tasması denen ve hiçbir özellik vermeyen bir amuletimiz var. ileride hasar azaltan, bastığın yerleri yakan gibi değişik amuletler alınabiliyor.
  
  level atlamaya benzer bir eşya mevcut. bazen haritada bulabiliyorsunuz, veya her haritanın dükkanında bir adet satılıyor. dükkanda satılan sağlık, güç ve yetenek özelliklerinizden birini 1 artırıyor. yolda bulduklarınız ise hazır olarak bu üç seçenekten biri olarak karşınıza çıkıyor. sağlık, maksimum sağlığınızı artırıyor. güç, vuracağınız hasarı artırıyor ve yetenek ise, yeteneklerinizi kullandıktan sonra çıkan cooldown süresini azaltıyor.
  
  elite düşman diye bir mekanik koymuşlar, bazı haritalarda normal düşman tipinin elite versiyonu gelebiliyor. bunlar genelde bol canı olan, yanına sürekli yancı çağıran, canı yarıya inince hızlanıp, yanınıza ışınlanma ve daha çok yancı çağırma gibi özellikler ediniyorlar.
  
  bazı bölümlerde yerde duran yeşil hareketli bir ot ve bir de elektriklenen heykel gibi 2 farklı tipte obje mevcut. bunları ileride bossları döverek alabileceğimiz kalıcı yetenekle aktive ederek, haritaların erişemediğimiz yerlerine gidip, yeni haritalar açabiliyoruz.
  
  bazı haritaların tamamı bir boss fight. savaşması oldukça keyifli. genel olarak saldırılarından kaçınıp arada bir iki vurmayla öldürülebiliyorlar. bazı yetenek ve kombinasyonlar burada çok faydalı olabiliyor. örneğin, düşmana dot koyabilen silahlar, donduran bombalar, aynı anda aldığınız ve verdiğiniz hasarı iki katına çıkaran silahlar ve uzaktan saldırılar gibi farklı savaşma seçeneklerini değerlendirmekte fayda var. bosslardan bol miktarda para, deadcell ve blueprint düşebiliyor. blueprint dediğimiz de, dead cell harcayarak açabileceğimiz kalıcı silahlar. sonra yine bol miktarda deadcell harcayarak, öldükten sonra açtığımız silahlardan biriyle başlama gibi süper bir özellik açılabiliyor.
  
  oyunda ilerledikçe, haritalarda çıkan yaratıklar oldukça zorlaşıyor. çok ağır vurmaya başlıyorlar ve hasar yemeden dikkatli ve her şeyden sürekli kaçınarak oynamak gerekiyor oyunu.
  
  henüz birkaç saat oynayabildim ve sadece 1 boss ve 1 elite öldürebildim. dediğim gibi, artık refleks ve hızlı oynama yeteneklerim pek kalmadı. gittiği yere kadar oynarım herhalde, ama oynanabilirlik çok keyifli olduğu için şu an genel olarak herkese tavsiye ediyorum.