2 entry daha
  • adam papağan almak için dükkana girer. en gösterişli papağanın önünde durur. tam satın almak üzereyken papağanın tüneğine asılmış fiyat etiketini görür, fiyatın yüksekliğine şaşar. dükkan sahibi derhal açıklama yapar: "bu papağan türkçe'nin yanı sıra iki yabancı dili aksansız konuşur. o yüzden biraz pahalıdır". adam çaresiz o papağanı bırakır, gözünü kestirdiği başka bir papağanın yanına gider ama onun fiyatı daha yüksektir. dükkan sahibi açıklar: " birkaç yabancı dil bilmesinin yanı sıra italyanca aryalar söyler. o yüzden fiyatı daha yüksek ". adam dükkanı biraz dolaşır. bir köşede boynu eğik, tüyleri dökülmüş, gagası çarpık, gözlerinin feri sönmüş ama son derece sevimli bir papağan görür. üstelik fiyat etiketi de boştur. " etiketinde bir fiyat olmadığına göre bunu bedava veriyorsunuz galiba " der. dükkan sahibi " hayır, o paha biçilemez bir papağandır. hiçbir fiyata satmam. onun için fiyat etiketi boş " der.
    adam meraklanır sorar: " bunun ne marifetleri var? ".
    " aslında" der dükkan sahibi " onun hiçbir marifetini görmedim ama her sabah dükkanı açtığımda diğer papağanlar ona " günaydın hocam " diyor.

    bilim dünyası da barrow'un pek bir marifetini görmemiştir. ama (bkz: isaac newton) ona " hocam " derdi.

    gel de memur zihniyetli öğretmenlere anlat.
1 entry daha
hesabın var mı? giriş yap