875 entry daha
  • kazadan iki saat once konusmustuk.
    konuk isindeki bi puruzu cozmustum.
    aslinda pazartesi istanbul'a gelecekken sali gunune ertelemistim gelisimi.
    videolari atlama, guzel is ciksin demisti.
    gelince bakarsin demistim.
    sonra gece yarisi telefon caldiginda duydugum ses beni boslugun basina suruklemisti bile.
    hayatimin en zor motosiklet yolculuguna cikacagimi bilmeden bindim motora ve actim gazi...
    diren babus diye diye giderken telefon bir daha caldi ve "kenara cek" sesindem sonrasini cok hatirlayamiyorum.
    hastaneye nasil gittim ne oldu yolda hic fikrim yok.
    hastaneye geldigimde icim bir kere daha yandi.
    onunla en son bu hastaneye kolum ciktiginda gelmistik simdi bu sekilde gelmek kadar aci daha ne olabilirdi ki.
    can dostum, en yakin arkadasim, patronum, destekcim...
    hayatimin en zor gunlerini yasiyorum binlerce insanin hissettigi gibi...
    "hadi abii hadi abii" diye gaza getiren, en salak anlarda bile anira anira gulduren, bir evin icinde anne baba cocuk dahil herkesin izleyebildigi bir program yapiyormus megerse canim arkadasim.
    hic gormedigim kadar cok motosiklet bir aradaydi onun icin.
    hic tanimadigim insanlar cenaze alaninda beni cevirip sarilip agliyordu.
    ıstanbul'da trafik onun icin durmustu.
    duruyorum bi an.
    dusunuyorum onsuz bazı seyleri...
    olmuyor ki, daha fikren sacma geliyor insana.
    ellerimle tasimasam, hastanede son bir kez yuzunu gormemis olsam hersey kolpa lan fikrine net inanicam ama gunlerdir en yakin cevresinde kimle konussam ayni seyi soyluyor.
    "geceler gecmiyor"
    saat sabaha karsi 5... yat kalk yat kalk derken bu kadar uyuyabildim.
    kafamin icinde sesi var surekli...
    bisiler anlatiyor hep.

    onu kaybetmek gercekten dunyada gordugum en aci his buna eminim.
    facebook, tarihte bugun ile onu kaybettigimiz gunden berı hep birlikte oldugumuz, olumsuzlesen fotograflari hatirlatti.
    her gun ama baya her gun aci bi tik daha artti.
    eksiteker'in kurulusundan beri var neredeyse...
    grubun ilk yilinda ilk kaza haberiyle beni bir gun bir uyemizi kaybedersek napariz korkusu sarmisti.
    bunu hic dillendirmedim kimseye.
    dusuncesı bile o kadar zor ki.
    ustelik her uye islemini ben yaparken bu korkuyu yasadim tam 584 kez...
    grubun kendi icindeki kuralciligi, surus guvenligi konusundaki tavri beni hep rahatlatirdi bu surecte.
    ee simdi en korktugum sey en can arkadasimla gercek oldu bu acinin daha hangi boyutlarini yasayacagim hoff...

    bir suru hayallerı vardi. ıstanbul'u cok severdi, istanbul'u anlatan bir program yapmak istiyordu ortalik biraz rahatlayinca.

    bir suru proje oksuz kaldi. onun gibi gunde en az uc projeyle bogusan bir adamin hizina kim yetisir de onun gibi tamamlayabilir bilmiyorum.
    lakin mirasi o kadar cok ki.
    yarim kalan isler bitecek, yenileri gelecek elbet ama hep zaman.
    suan zaman gecmiyor ama...

    onu anlatmaya kelimelerim yetmiyor.
    7'den 70'e onu taniyan tanimayan, izleyen izlemeyen herkes derin bir uzuntu icinde.
    aci yasiyor.
    ama oldu be babus...
    binlerce insani toplayabildigine herkes sahit...

    onun icin soylenen en guzel tanimlama: "rockstar gibi yasadi, rockstar gibi öldü."

    seni cok ozledim babus...
833 entry daha
hesabın var mı? giriş yap