• ülkede sağcısından solcusuna, sosyalistinden islamcısına, alevisinden kürdüne, tarikatından sendikasına onlarca siyasi akım, kimlik ve çıkar grubu var. bunların hepsi de kendilerine karşı bazı politikalar izlendiğinde karşı çıkıyor, mücadele ediyor, gerekirse sokağa inip eylem yapıyor, fedakarlıkta bulunuyor.

    sadece kendilerine "kemalist" diyenler, son 90 yılda olduğu gibi, ne gelişme olursa olsun asla evlerinden çıkıp ellerini taşın altına koymuyor, kendileri adına birilerinin çıkıp işleri düzelteceği hayalleri ile yaşıyorlar.

    korktuklarından mı, aslında iktidarla uzlaştıklarından mı, yoksa kişisel menfaatlerine en ufak bir zarar bile gelmesi ihtimalini dahi göze alamadıklarından mı bilinmez, "kemalistler" hep başkalarının; ordunun, batı ülkelerinin, bürokrasinin ya da artık kendileri dışında kim olacaksa onların gelip sihirli bir değnekle işleri düzeltmesini beklemekle meşguller.

    sanırım ülkedeki onca siyasi grubun içerisinde en tırsık ve ilkelerini savunmaktan aciz olanlar, bu kendilerine "kemalist" diyenler.

    zorunlu not: amelie filminde dendiği gibi; heykelin parmağı bir yeri işaret ederken; gösterdiği yere değil de heykele bakanlar, aptaldır. niyet okuyuculuğu yaparak ya da küfrederek cevaplayanların, biraz düşünüp, karşı çıksalar da, daha akıllıca bir şeyler yazmalarını tercih ederdim.

    özet not: yazılan yorumlar içerisinde en mantıklı geleni; iktidarın zaten kemalistlerin dediklerini yapmakta olduğu yönünde olanıydı. görüş şu şekilde: kemalizmin üzerinde yükseldiği iki temel eksen, laiklik ve milliyetçiliktir. demokrasi ise, sadece "olsa fena olmaz" kabilinden, ancak bu iki temel ekseni bozmadığı sürece desteklenebilir. 15 temmuz'dan sonra iktidarın fetö'cüleri tasfiye etmesi ve kürt siyasi hareketinin üzerine çok daha büyük bir şiddetle giderek hdp'lileri hapse atması, aslında bu iki temel eksene hizmet etmektedir. bu yüzden de, kemalistlerin büyük kısmı, her ne kadar başkanlık adı altında başka bir rejime -yeni türkiye!- geçiliyor olsa da, kemalizmin başındaki iki büyük belanın temizlenmesine hizmet etmesinden ötürü için için hallerinden memnun olabilirler.

    fena bir yaklaşım gibi gözükmüyor. ancak, "iktidar bu işlerle uğraşırken bir şekilde, ekonomik, siyasi kriz, vs yıpranıp kendi kendine çekip gidecek ve iktidarı tekrar kemalistlere bırakacak" şeklindeki, görüşlerin çok çocukça, siyasi süreçlerin nasıl işlediğinden habersiz arkadaşlarca yazıldığını söylemem lazım. iktidar salondaki masa gibi kendi kendine yıpranmaz. iktidarın yıpranması denen şey tek tek ve toplu halde insanların çabalarıyla olur.
69 entry daha
hesabın var mı? giriş yap