507 entry daha
  • galatasaray ve kayserispor için 2017-2018 sezonu açılış maçı.

    stadyum : türk telekom arena

    galatasarayımız adına harika bir başlangıç. kusursuza yakın bir performans.

    söylemek, yazmak, belirtmek istediğim o kadar fazla detay varki nereden başlayacağımı bilemiyorum.

    genelden özele gidersek eğer, çok iyi pres yapan bir galatasaray izledik. bazı pozisyonlarda rakibin tepesinde 4 futbolcumuz vardı, bu bağlamda inanılmaz mutlu oldum. bu, iştahın ve arzunun görselidir.

    resmi olarak şunu söylemek doğru olur; melo'nun yeri dolmuştur. ndiaye galatasaray adına yılın transferidir. şahsım adına notunu berlinle oynanan hazırlık maçında vermiştim zaten, bu maçta da yanıltmadı. tolga'ya çıkardığı top ve pozisyon anlatılmaz, izlenir.

    en hoşuma giden detay, orta alanda rakibe basarken faul yapmamaya gayret ederek, top kapma çabası oldu. fernando ile ndiaye bir kaç pozisyonda bariz dikkatimi çektiler, akıllı topçunun hali başka oluyor işte dedirttiler. bu aynı zamanda şunun da göstergesi; çocukların çabası futbol oynamak, mükemmel bir şey bu imajı vermeleri. keza uzun zamandır futbol değildi izlediğimiz. salla başını al maaşını kıvamında, devlet memuru kafasında, maç bitsin de eve gidelim artıkçı topçular cenabıydı ve bu özellik saha içinden yedek kulübesine hicretini gerçekleştirmiş vaziyette.

    daha önceki bir entry'mde genç bir golcü istediğimi belirtmiştim ve bunu yineliyorum. gomis denen adamı mentor belleyip ondan öğreneceği şeylerle uzun zaman takıma hizmet edecek genç bir forvet gelecek planlaması açısından önemli. böyle sırtı dönük topla oynama becerisi olan forveti her zaman bulamayız türkiyede. gomis'in bir pozisyonda arka direğe kestiği ortayı hatırlatmak istiyorum bu noktada. şurası kesin, gomis'in ilk golünün benzerini bu ligde atacak futbolcu sayısı bir elin parmağını geçmez.

    linnes maçta en çok dikkatimi çeken topçulardan biriydi. sol arkada her zaman en basit, en sade ve en boş adama çok doğru ve şiddeti mükemmel ayarlanmış paslar atarak öndeki kayseri preslerini hep boşa çıkardı. aynısı mariano'da yaptı. elbetteki linnes tüm sezonu bu takımın sol beki olarak geçirecek çapta bir topçu değil ama, rotasyonda kullanılabilecek kalitesi de mevcut, dün çizdiği resim buna dalalet. zaten en son enfes bir pasla süsledi hatasız oyununu.

    belhanda'nın gol vuruşu hep istediğim soğukkanlılıkta bir gol vuruşu idi. gomis'in o pozisyonda asisti düşünmediğinden eminim, kontrolle birlikte kaleye dönme çabası içindeydi ama belhanda'yı görünce bıraktı pozisyonu, iyi de yaptı. ancak 10 numaramızın kendine katması gereken şeyler var. top tam olarak önünde değilken araya atmayı beceremedi 1-2 pozisyonda. ya şiddeti cılız kaldı topun, ya da doğru yöne aktaramadı. sneijder bu tarz topa vurmanın güç olduğu pozisyonlarda (her iki ayağıyla da) enfes paslar çıkarırdı. bu kulvarda ilerleme bekliyorum kendisinden kesinlikle. yay çevresinden şut konusunda da şu ana kadar heyacanlandıramadı. umarım gelecek maçlarda bu özelliğini de geliştirdiğine şahit oluruz.

    rodrigues asistle başladı. geriye yaptığı koşuları çok beğendim. yanlış hatırlamıyorsam bu geriye deparlardan 2-3 tanesinde topu da kaptı. hatta birinde faulle durduruldu. zaten makul bir kanat oyuncusu hem açtığı orta sayısıyla değerlendirilir, hem de savunmaya yaptığı katkıyla. bu ikisini eşit çizgide götürdüğünüzde, ortaların da isabet oranı arttığında büyük takımın kanat oyuncusu olursunuz. genç ve dinamik bir oyuncu, adam eksiltme özelliği mevcut. kanatlarda rekabet üst seviyede olacak ve bundan galatasaray camiası kazançlı çıkacak, mutluluk verici.

    takım dün beklediğimizin çok üstündeydi ve hal böyle olunca çokça bizi çıldırtan ciğerci bile sırıtmadı takımda. yediğimiz golde muhakkak payı var. bazıları da faturayı muslera'ya kesmiş. rotasyonda kullanılır bu adam, büyük bir kesim gibi kendisine nefret beslemiyorum. muhakkak ki kendisini geliştirmesi lazım, o noktada mutabıkız. forma rekabetinin en çok yaşanacağı bölgenin oyuncusu. dün kanatta gördük ama bunda bir ölçü değil tabi. son transfer durumlarıyla birlikte, bu ciğerci 11'e ait değil.

    eboue'den sonra kalifiye bir sağ bekimiz oldu(muhtemelen daha iyisi), hayırlı uğurlu olsun.

    şuan bazı kaynaklarda arda haberleri mevcut. aslında top oynayacağını bilsem, tereddütsüz isterim arda'yı. amma velakin artık şu iş ayyuka çıktı ki bu takımda bir çete var. gerçek anlamda bir çete ve selçuk'ta bu çetenin mensuplarından birisi. arda'da yaptığı paylaşımlarla rengini zaten belli ediyor. bu kadar para harcayıp, böyle bir takım kurduktan sonra, benim galatasaraylılığımın yarısına sahip olmadığını düşündüğüm iki zırzopun gelip takımın ahengini bozmasını gönlüm kaldırmaz. gerçek anlamda profesyonel olsalar, formayı hakedenin kazanacağı bir sistemi benimsemiş olsalar başım üstünde yerleri var. ancak biliyoruz ki saha dışı olaylarla çok gündem oluşturma ihtimalleri mevcut ve biz galatasaraylılar ve bu başlıkta yazan çizen pek çok futbolsever olarak sadece ve sadece icraat görüp hayatımızın pek çok saatlerinden feragat ederek izlediğimiz şeyden keyif almak istiyoruz. üstelik bu adamların yağcıları sadece kulüp içerisinde olanlardan ibaret değil. sporun basın kanadında da bu adamların melekleri mevcut. aralarındaki ilişki nedir bilmiyorum ama bir şekilde birbirlerine bağımlılar. dün kameralar kenarda seyirci ile selfie çekilen yasini iki farklı zamanda ekrana getirdi. hadi bir gösterdin, ikinci niye? selçuk'u kaç kere gördük hatırlamıyorum. ne gerek var?bir kere kulübede gösterirsin anlarım, keza öyle ya da böyle takımın kaptanı. hadi bir de ısınırken gösterdin acaba oyuna mı girecek ihtimaline istinaden. ama durmuyorlarki, habire selçuk... golü atan da buna gidiyor, beyim sanki haksız yere kulübede oturuyor, sen de oyna senin de olsun babacım.

    bu arada ahmet bulut, arda transferini yalanladı.

    toparlarsak, galatasaray rakibe boş alan bırakmadı, top oynatmadı, tertemiz bir galibiyet alıp bozuk morallere ilaç verdi. gelecek için umut verdi. acaba kombine mi almalıyım sorusunu akıllara getirdi. rakip kayseri de kornerden bulduğu gol hariç hemen hemen hiçbir şey yapmadı. 3-1 iken skor bir adet umut bulut kafası hatırlıyorum muslera'nın sağından auta giden o kadar. 1-2'de uzaktan denediler. bu görüntüsüyle kümeye oynayacak bir kayseri havası mevcut. galatasaray için ölçü kesinlikle değil bu maç. şahsım adına bu sene en çok bilendiğim takım başakşehir. kadıköymüş dolmabahçeymiş umrumda değil, onlar bizsiz biz onlarsız olmayız keza. başakşehir'i böyle futbolla ezersek işte o zaman kişisel olarak takımdan %100 tatmin olurum. bu takım olmuş derim. bu maç bir ölçüdür dediğim maç kesinlikle başakşehir maçıdır. eleme maçında deplasmanda heriflere neler yaptılar belli değil, üstüne bir de geçen sene bize ettikleri var, unutmam imkansız şuan.

    not : eskiden alevli bir taraftar olarak, yaşım ilerledikçe biraz ingiliz/ispanyol seyircisine evrildim. tribünde oturarak maç izlemeyi seviyorum artık. bu minvalde tribün tecrübesi kuvvetli bir yazarımızdan ricamdır, kombine hususunda her türlü tavsiyeye açığım. (karar aşamasında para bir kıssas değildir ancak savurganlık yapacak kadar da çok maça gidebileceğimi düşünmüyorum)
5 entry daha
hesabın var mı? giriş yap