3 entry daha
  • siyah-beyaz türk filmi nostaljisi sırasında, kara perçemli saçlarının ardından, kocaman siyah gözleriyle şuh bir kahkaha fırlatan, harbi delikanlı ablamız türkan şoray "ne hakla" diyen sosyetik, zampara boyfriendine "otuzbeşe bakla" cevabını yapıştırırdı. biz gözü yaşlı, burnu sümüklü, haliyle eli mendilli seyircilerde "nasılda taşı gediğine oturttu, helal sana türkan abla" nidalarıyla memnuniyetimizi vaveylaya dönüştürür, bahtiyar olurduk.
    (bkz: hey gidi günler hey)
6 entry daha
hesabın var mı? giriş yap