oğuzhan özyakup

• bu sene oğuzhan'ın beşiktaş futbol takımında geçireceği 6. sezon ve bu adam 1 ay sonra 25 yaşını bitirecek.
  
  son 5 sezondaki tüm maçlardaki istatistikleri :
  
  30 maç - 2 gol - 8 asist
  29 maç - 7 gol - 4 asist
  42 maç - 2 gol - 12 asist
  40 maç - 10 gol - 8 asist
  39 maç - 5 gol - 9 asist
  
  rica ediyorum, lütfen ekşi sözlük futbol ulemaları türkiye'de üst üste 5 sezon boyunca benzer verimle oynayan, düzenli olarak aynı sürekliliği sağlamış, az sakatlanan, etkisiz oynasa bile "ruhsuz" bir halde sahada dolanmayan, her maç elinden geleni ortaya koyan, işini disiplinli bir şekilde yapan, serserilik ve gece hayatı peşinde koşmayan, camiasını utandıracak olaylara karışmayan, takımdaki tüm arkadaşları tarafından sevilen, teknik direktörlerle sorun yaşamayan ve oynadığı takımı gönülden seven 3 tane türk futbolcusu yazsınlar benim için.
  
  onun beşiktaş'ta oynadığı sürede gs ve fb kaç tane 6 veya 8 numara oynatmış, bunların hangisi 5 sene boyunca stabil bir performans göstermiş anlatın da öğrenelim.
  
  son zamanlarda tolgay arslan ile kıyaslanıyor. yanlış anlaşılmasın ben tolgay'ı da sever, sayarım. beşiktaş futbol takımı için bir değer olduğuna da inanırım. fakat geçenlerde tolgay ile sözleşme yenilenirken tüm haber kaynakları onun istatistiklerini de yayınladılar. 74 maç - 2 gol - 9 asist! sırf bu değerler bile tolgay bireysel olarak oğuzhan'dan "yetenekli" olsa bile! neden oğuzhan'ın daha "verimli" ve "efektif" olduğunu ortaya koyuyor. tolgay arslan çok yetenekli bir oyuncu ama sonuca etki etme kapasitesi düşük. bir önceki sene sakattı şans bulamadı ama geçen sene bol bol oynadı ve buna rağmen istatistikleri oğuzhan ile kıyas bile kabul etmeyecek düzeyde.
  
  bir de şu "oğuzhan bilmem kaç milyon euro len mq" geyikleri hakkında söyleyeceklerim var. arkadaş adam 25 yaşında ve hala gelişiyor. henüz en verimli yıllarına erişmiş bile değil. eğer bana sorsalar "oğuzhan'ı 20m euro'ya satmak mı istersin yoksa 5 sene daha aynı performansla takımında görmek mi istersin?" diye ben kesinlikle kalsın derim.
  
  bu verimlilikte bir adamı 20m euro'ya satıp yerine aynı verimlilikte başka bir oyuncuyu 5m euro'ya koyacak bir futbol düzeni ve sistemi yok bu ülkede. ben beşiktaş'ı yönetsem 20m euro yerine 5 sene daha aynı performansı verecek ve futbolu beşiktaş'ta bırakıp "bayrak adam" olacak oğuzhan'ı 1000 kere tercih ederim.
  
  beşiktaş taraftarı olmayıp maçlar haricindeki beşiktaş gündemini takip etmeyenler fark edemez ama geçen seneye kadar bu takımın en temel yerli futbolcuları oğuzhan - cenk - necip ve olcaydı. olcay artık trabzonspor'da fakat kalan üçlü hala bu takımın saha dışındaki omurgası. bu üçlü ne takım içerisinde hegemonya kurma sevdasına girer, ne yabancı düşmanlığı yapar, ne yedek kalınca olay çıkartır, ne kazandıkları başarılardan sonra şımarıp kendisini şaşırır, ne de saha dışında rezillikler yapar. tam tersi bu üçlü takımın omurgasının temelidir. hem yerlilere hem de yabancılara örnek olurlar, beşiktaş'ta oynamanın nasıl bir sorumluluk olduğunu anlatırlar, takım içerisindeki arkadaşlık ortamına katkıda bulunurlar. fikret orman beşiktaş futbol takımındaki bir çok futbolcuyu tanımlarken genellikle "düzgün karakterli bir insan" der. oğuzhan da bu takımdaki en karakterli futbolculardan birisidir.
  
  haftalardır oğuzhan'ın performansı üzerine bu ortamda dönen geyikleri okuyorum. zamanında galatasaraylı bir trollün gelip yazdığı bir entry üzerinden "oğuzhan xxx milyon ulen mq" geyiği üzerine onlarca yazı okudum.
  
  sevgili beşiktaş ve diğer takım taraftarları artık bir gerçeği iyi anlayın :
  
  -oğuzhan özyakup yarın öbür gün satılacağı zaman kulübe kazandıracağı milyon eurolar ile kıyaslanamayacak kadar değerli ve önemli bir futbolcu beşiktaş için. onun bu takımda olmasının değeri ve bedeli kendisine ödenecek olan potansiyel bonservis bedelinin çok çok daha üzerinde -en azından- benim için! bence aklı başında ve futboldan anlayan milyonlarca beşiktaşlı da bu durumun farkında zaten.
  
  bu nedenle ismi etrafında döndürülen geyiklere, rakip takım taraftarlarının bu adamı küçümsemek için yazdıklarına, tatminsiz ve futbolu sadece sonuç/görsel keyif odaklı yorumlayan ve elindekinden zevk almak yerine her şeyi eleştirerek mutlu olabilen tatminsiz beşiktaş taraftarlarının kendilerini parçalarcasına uğraşmasına sadece gülümsüyorum, sinirlenmiyorum bile.
  
  kıskanananlar elbette kendini paralayacak, futbol değil skor meraklısı beşiktaş taraftarı elbette eleştirecek ama bunların hiç birisi oğuzhan özyakup'un değerini azaltmadı, azaltamaz, azaltmayacak!