5 entry daha
  • öncelikle sözlerime başlarken, eril kelimesini cümle içinde gördüğümde hissettiğim ıslak tuvalet terliğine basmışım duygumu siz sevgili olurlar ve türk sanat musikisi sevenlerle paylaşmak isterim. aynı hisler vesselam kelimesini gördüğümde de bünyemde hasıl oluyor, ama fakat lakin konuyla alakası yok şu aşamada.
    eril bir hayvan olduğumdan dolayı böyle hissediyor olabilirim. bu konudaki yorumu sevgi pıtırcığı feministlerimize bırakmak isterim.

    şimdi, kadınlığı dolaptaki patlıcanı pişirebilmek ve döllenmek üzerinden resmeden bir kadın hakları savunucusuna neyi nasıl anlatabilirim pek bilemiyorum ama kadın ve erkeğin modern toplumdaki varlığı denge unsuru için elzemdir.
    ben kendim gibi eril ve hayvan arkadaşlarımla maç izlerken ettiğim küfürleri, iş ya da sosyal hayatımda etmiyorsam bunun sebebi kadındır.
    aynı şekilde bir kadın da bir çok hayvan içgüdüsünü erkeklerin varlığı sebebiyle dengeliyor.

    hiç evrim, aile, estetik kavramlarına girmeden en basit bu şekilde özetledim kadın ve erkeğin ayrı ayrı önemini.
    üniversitesinin bir dönemi, 4 sap bi arkadaş grubumuz oldu. her yere beraber gidiyorduk. en son durum öyle vahimleşmeye başladı ki, arkadaşlardan biri canlı at eti yiyip kımız içme hayalleri kuruyordu. sonra olaysız dağıttık grubu. kızlarla takılıp "tabii ki burcucum, o fotoğrafta çok güzel çıkmışsın" demeye başladık.
    aynı şekilde, kız lisesi mezunu olduğum için, o çıtı pıtı görünen kızların içindeki hayvanlıklara da bizzat şahidim. yani canlı at yememeye ikna edemeyeceğim kadınlar dolu etrafımda.

    2 senedir yalnız yaşayan erkeğim. buzdolabı dolu, henüz ölmedim.
    10 gün boyunca bir erkekten iltifat almadan yaşayabilen kadın varsa gelsin, yemek pişireyim ona. ıssız adaya da gerek yok.
56 entry daha
hesabın var mı? giriş yap