7 entry daha
  • güzelcene ezberlendikten sonra yaptırılması gereken, aksi taktirde kişiyi maymun edecek bir etkinliktir.

    yüce rabbimizin ihsan ettiği nimetlere hakkıyla şükretmemiz mümkün olmasa da, en azından şükür kelimesini ağzımızdan eksik etmemeye gayret gösterir idik. buna karşın bugüne kadar iki satırlık bir yemek duası ezberleyememiş olmam şahsım adına bir utanç vesikasıdır. misafirlikte olsun, kalabalık aile meclislerinde olsun, sofraya oturulduğunda dua ettirecek birileri her daim hazır ve nazır bulunduğundan gün gelip işin başa düşeceğini hiç hesaba katmamışım, vah ki vah..

    ta ki değerli misafirlerin ağırlandığı bir iftar yemeğine kadar..o günden beri ne zaman sofra duası lafı geçse beni gülme ve utanç karışımı bir ruh hali sarmalıyor..aynen şimdi olduğu gibi, hatırlıyorum evet, görüntü bulanıklaşıyor..

    bir ramazan günü, iftar saati. misafirlerle birlikte cümbür cemaat sofradayız. ezan çoktan okunmuş yemekler yenmiş, sohbet bir taraftan, ortamda son kaşık tabak sesleri yankılanırken dua faslına geçiliyor. sigarasızlıtan beynim dönmüş vaziyette olduğundan, tek dileğim bir an evvel topuklayıp kendimi sokağa atmak. bu yüzden; hadi dua edelim dendiğinde seri bir şekilde fakat huşu ile ellerimi açıp dua vaziyeti aldığım an, sofradaki tüm bakışların kendime çevrileceğini hesaba katamamıştım. büyükler hadi sen yaptır o zaman dediğinde, ihale bana kalmış oldu. o an bilmiyorum demeyi kendime yedirememekle birlikte, nikotinsizlikten sekteye uğramış beynimle ne kadar zor olabilir ki şeklinde düşündüğümü hatırlıyorum.

    ve başladık, allahım verdiğin nimetlere şükürler olsun. bu mubarek ramazan günü tuttuğumuz oruçları kabul et. bu şekilde bir sonraki kelimemin ne olabileceğini kestiremeden ağzıma ne gelirse söylüyor, bir taraftanda ilk kez dua performansımı dinleyen meraklı katılımcıları süzüyorum. bir ara duanın yabancı filmlerdeki sahneleri andırmaya başladığını hisseder hissetmez işi rayına oturtma telaşına kapıldım. işte ne olduysa o sırada oldu, ölmüşlerimizi de işin içine katmak, onlar adına af ve mağfiret dilemek amacıyla bir şeyler söylemek isterken şöyle dedim.

    - sofrada bulunanların geçmişini.

    gerisi gelmedi zaten, ne dediğimi farkettiğim anda zaten gerisini getirebilecek durumda değildim. son bir gayretle baştan alayım dedim, yine sofrada bulunanların geçmişini deyip kaldım..1 saniye 2 saniye 3 saniye, öksürükler, 5 saniye ve oralardan bir kurtarıcı nida yükseldi; el fatiha..
44 entry daha
hesabın var mı? giriş yap