4 entry daha
  • binali yıldırım'ın göze hitap eden ama dişe dokunmayan açıklaması.

    yapmayın etmeyin, yazık ediyorsunuz bu ülkenin yetişmiş insanlarına. bu gerginlikten en çok etkilenen onlar olacak çünkü. belki yakınlarınıza, eşinize, dostunuza bu yasağı delmeleri için yardımcı olacaksınız ama geriye kalanlar?

    eskiden yapılan açıklamalarla bugünlerde yapılan bu tarz açıklamalar arasında ciddi bir dil farkı var. eskiden olsa sağlam zemine dayanan argümanlarla alınan karar eleştirilirdi. kınama tarzı açıklamalar her ne kadar sıradan vatandaşa boş laf gibi gelse de, diplomasi dilinde bir karşılığı vardı. alttan alan, çözüm yollarını sonuna kadar açık bırakan ama kararı uluslararası hukuk bağlamında haksız bulan bir açıklama olurdu bu genelde.

    şimdi demokrasiler de popüler kültürün bir parçası haline geldiğinden yapılan açıklamalar da, alınan kararlar da, eylemler de rasyonel bir amaca hizmet etmiyor. sen çıkıp da "misliyle karşılık veririz" deyince ne oluyor? ne değişiyor? kimin amaçlarına hizmet ediyor bu açıklama? "benim aleyhimde bir işe kalkışıyorlar, o halde cevap vermek benim hakkım" şeklinde düşünürsen yandın. devletler arası ilişkiler böyle yürümüyor ki. hem kendi pozisyonunu ve gelecekte verebileceğin kararları açık etmiş oluyorsun, hem de söylediğin lafın bir karşılığı yok. yani blöf bile değil tam olarak. eskiden incirlik üssü gibi bir kartımız vardı üzerinden blöf yapabileceğimiz. şimdi o da yok. öte yandan abd ve ab merkezli bir ekonomiye öylesine kenetlenmişsin ki alabileceğin tedbirlerin çoğu karşıya zarar vermekten ziyade sana zarar verecek.
hesabın var mı? giriş yap