17758 entry daha
  • rakı diyoruz biz içtiğimiz o su ile karışınca beyazlaşan alkole. peki bizim mi ?
    onu da kesin bilmiyoruz, fakat dünya tarihininin hemen hemen anlaştığı bir nokta ise osmanlı topraklarında bulunup üretilmeye başladığı.

    diğer yandan ise ırak'taki türkmenler tarafından üretilip ve etrafa yayılmaya başladığı da düşünülmektedir. "ırak'tan gelmiş" anlamında "ıraki" kelimesi ile bağlantısı da var diyenler mevcut.

    içerken ise çeşitli tanımlar, kavramlar ve benzetmeler yapılmış, rakı bardağına koyulan rakı miktarına göre. aşağıdaki linkteki gibi
    görsel

    evet bakıp geldik değil mi hepimiz, şimdi bu konu ile bir hikaye anlatmak istiyorum.

    bu resimdekilerden başka çok ölçü vardır yerel olan ama benim için en önemlisi olan, efsane de olabilir fakat (bkz: munir nurettin selçuk) tarafından da bir konser sırasında anlatılmış bir hikaye, atartürk'ün zekası ile hikayeleri genel de biliniyor fakat bu hikayeyi bilen kişi sayısı gerçekten yok denecek kadar az.

    okurken öneriyorum
    farid farjad

    atatürk'ün rahatsız olduğu, son zamanları artık. doktoru düzenli olarak kontrole geliyor. paşam yorgun, argın ama son gayretiyle bizim için çalışmaya devam ettiği dönemler. bakıyor ki doktoru, paşamız iyice kötüleşiyor ve rakı içmek isterse verilmemesini söylüyor yaverine artık.

    yaveri(bkz: salih bozok) tabiki de bunu hemen kabul ediyor fakat bir soru sormak istiyor doktora ve diyor ki "ya paşamın canı çok isterse ? dayanamam onu hasta görmeye ya da istediğini elde edemeyince yaşadığı üzüntü ile görmeye"

    doktoru ise "tamam o zaman paşamıza sadece bir parmak kadar rakı verebilirsiniz".

    aradan bir kaç gün geçer, atatürk'ün canı rakı ister ve söyler yaverine "hadi gel içeyim bir kaç kadeh bu akşam"

    yaveri önce direnir getirmek istemez ama sonra dayanamaz atatürk'ün ısrarlarına ve getirir bir parmak kadar rakıyı.

    atatürk bakar ve anlar hemen renginden bir farklılık oldugunu, çatar o kaşlarını hiddetle ve der "o neden o renkte ?"

    yaveri cevaplar "paşa'm doktorunuz bir parmak kadar rakı içmenize izin verdi"

    atatürk sakince gösterir elleriyle ve der "salih, o bir parmak böyle yatay bir parmak mı yoksa böyle dik bir şekilde mi ? sordun mu bunu doktora ?"

    yaveri sessizce bakar..

    atatürk hemen söyler "şimdi doldur getir o bardağı.."

    ve o günden sonra rakı kültürümüze atatürk parmağı diye bir ölçü girmiştir. resimde buz payı ile gösterilen yer ile aynıdır.

    edit: link düzeltildi
23864 entry daha
hesabın var mı? giriş yap