6 entry daha
  • kaynağı bir adet twitter adresi olan ve doğrulanmaya ihtiyaç duyulan haber.

    şimdi bu işi bayağı iyi bilen biri olarak gelin anlatayım size. hamaset yok, kahvehane goygoyu yok. basit ifadelerle anlatacağım.

    öncelikle şu yazılım muhabbetini bir kenara bırakın. eğer kendi uçağını kendin yapmıyorsan seve seve o yazılım kıstasına takılacaksın. o nedenle burayı geçelim.

    f-35b vertical take off/landing kabiliyetine sahip bir uçak. yani dikey inip kalkabiliyor. normal de inip kalkar ama harrier uçaklarındaki gibi bir iniş/kalkış sistemine sahip.

    amaaaaa

    bu uçağın en büyük dezavantajı ortasında bulunan ve dikey iniş kalkışı sağlayan fan mekanizması ile poposundaki döner nozzle (egzos) kısmı (foto). bu sistemin en büyük eksisi çok fazla karmaşık bir mekanizma olması ve doğal olarak yüksek bakım maliyeti ve arıza riski. diğer büyük eksi, sistem nedeniyle uçağın taşıdığı yakıt miktarının azalması ve harekat sığası denilen etkin alanın azalması. ayrıca uçağın taşıyabildiği mühimmat kapasitesinin azalması da diğer bir olumsuz nokta. mesela bu nedenle uçakta bir makineli top yok. harici pod takılıyor sırf bu yüzden. bu ne demek? mesela it dalaşında top podu olmayan uçakla bir f-16 karşı karşıya geldiğinde f-35b'de hava-hava füzesi yoksa f-16 pilotu takır takır sıkarken f-35b anca kaçmaya çalışacak. veya sen bir top podu takacaksın hoop yük istasyonlarından biri kayıp, yani daha az füze/bomba taşıyacaksın. yani etkinliğin azalacak falan filan. bir de bu tip bir sistem diğer jet sistemlerine göre daha fazla yabancı madde hasarına duyarlı oluyor, yani helikopter gibi oraya buraya inmek olmuyor.

    harrier benzeri bir kullanım şekli olan f-35b'nin amerikan deniz piyadeleri ve deniz kuvvetleri hava kolunda uçak gemilerinde kullanılması elbette olacak ama unutmayın amerikan konseptine göre uçak gemilerinde aslında karada konuşlu savaş uçaklarının mümkün olan en az şekilde değişikliğe uğramış uçakları kullanma eğilimi vardır. mesela f/a-18 uçağı veya bundan önce kullanılan f-4'ler gibi. yalnız amerikan donanması f-4'lerden memnun kalmayınca yerine gelen f-14'lere acayip ısındılar ve bayağı bir onlarla gittiler. ama bu uçağın hayvani bakım giderleri sonunda ipinin çekilmesine neden oldu ve sonradan f/a-18'e geçtiler.

    bu noktada ayrıca şunu söylemek gerekir ki amerikalı deniz havacıları çift motor tercih eder çünkü uçağın bir sorun yaşaması durumunda en azından tek motorlar gelip uçak gemisine inmesi istenir. çünkü bir hava platformuna şu anda milyonlarca dolar para gömüyorlar ve eskide olduğu gibi 100 kilo alüminyumla 10 tane corsair çıkartmıyorlar. o nedenle f-35b amerikan deniz havacıları tarafından çok tutulmayan bir uçak olacak. bir de uçak gemilerinde katapult sistemi olduğundan f-35b o sisteme uymaz ve zaten o nedenle c versiyonu yapılıyor uçağın.

    bazı goygoycular gelmiş burada tcg anadolu, yunanlıları sıkıştırma filan diyorlar. onu da kısaca anlatalım.

    #69212716 numaralı entrymi okuyunuz. uçak gemisi konsepti bir saldırı silahıdır. tek başına gezdiremezsin. zaten eskişehirden kalkan uçaklar 15 dakikada ege'ye çıkıyor, anadolu'nun batısı komple adamlar için tehdit, sen uçak gemisi ile yunanistan'a adamların batı kıyısından (yani italya tarafından) mı saldıracaksın ki yunan sıkıştırıyorsun?!

    ikincisi uçak gemisinde komuta kimde olacak? ahahahha işte bizim cengaverlerin hiiiiç düşünmediği şey bu, komuta kontrol sorunu? uçak gemisinin seyrüsefer işini denizcilere verip içindeki f-35b filosunu havacılara mı vereceksin, yoksa gemiyi komple denizcilere verip f-35b'lerden de daha önce deniz kuvvetlerinde hiç olmayan bir konsept oluşturup deniz avcı filosu mu kuracaksın? bizim denizcilerin hava kolu konusunu bir inceleyin bence, daha önce bu tip bir muharip filoları olmuş mu olmamış mı bir bakın. kötülemek adına söylemiyorum ama muharip hava filosu kuruluşu, işletilmesi, lojistik desteğinin sağlanması, eğitimlerinin düzenlenmesi öyle çok kolay şeyler değil ve daha önce bu işi yapmadıysanız alın uçak hadi uçun demekle olmaz o iş.

    offf daha yazarım ama canım istemiyor bugün. kısa kısa bir iki not daha yazayım. detaya inersem beton entry olur uçakla ilgili gerek yok buna.

    f-35 projesi bugün amerika'nın üretim konsorsiyumuna üye ülkelere attığı en büyük kazıklardan biridir. geçen onca yıla ve harcanan paraya rağmen uçağın combat effectiveness denilen (türkçesi harekat kabiliyeti) tarafı ciddi anlamda tartışılmakta. daha birkaç ay önce uçağın f-16'lar tarafından çoğu yönden tokatlandığı yönünde haberler ayyuka çıktı. ayrıca yüksek maliyetler, aşırı karmaşık lojistik sistemi, uçağı alacak ülkelere amerika'nın dayattığı pahalı lojistik sistem ve daha birçok sorun başta amerika ve ingiltere olmak üzere üye ülkelerin çoğunda tartışılıyor.

    askeri havacılık hakkındaki bilgisi izlediği top gun filmleri olmayan ve bu işleri az biraz takip eden herkes bu uçağın bizim gibi ekonomik durumu iyi olmayan ülkeler için çok lüks olacağının farkında. bu noktada aslında jas-39 gripen gibi fiyat/performansı daha uygun ürünlere bakmak varken zamanında birilerinin "ouuuvvvvv uçağa bak" şeklinde gaza gelmesi sonucu bu kazığı kendimize soktuk. umarım f-35b haberi de doğru değildir çünkü eğer böyle birşey olursa o benzine/mazota itelenen 10-15 kuruşluk zamlarla ancak f-35b'nin egzosunu satın alırsınız.

    edit: korkulan oluyor sanırım, jane's de dillendirilmiş mevzu. ya arkadaş red alert'te hava kuvveti basar gibi uçak mı alınır? bir ölçün biçin hesap kitap yapın ohoooo.
37 entry daha
hesabın var mı? giriş yap